Dijital Çağda Fotoğrafa Dair Neleri Kaçırıyoruz?

Paylaşmayı unutmayın.

Londra’da bulunan The Photographer’s Gallery’de 26 Ekim 2018’den bu yana sergilenen All I Know Is What’s On The Internet sergisi, 11 çağdaş sanatçı ve grubun bakış açısından dijital çağdaki fotoğrafçılığın dinamiklerini ortaya koyuyor. Bu bağlamda sanatçılar, 21. yüzyılın görüntü kültürünün kültürel dinamiklerini haritalıyor, görselleştiriyor ve sorguluyor.

 All I Know Is What’s On The Internet

PVA Formations (mirror_ fields) Constant Dullaart, 2017.

Tarih sahnesine çıkışından bu yana fotoğraf, bize iletişime dair köklü bir değişim olanağı sundu. Hem kitlesel bir iletişim aracı olarak, hem kişisel bir dışavurumun aracı ve yöntemi olarak, hem de önemli bir belgeleme aracı olarak o günden bu güne hayatımızdan önemli bir yer edindi.

Geldiğimiz durumda, dijital dünyayı büyük oranda besleyen ve ayrıca dijital dünyanın dinamiklerinden de çokça yararlanan fotoğraf ve fotoğrafçılık dünyasında neler oluyor?

Bu soru bağlamında, görsel bilginin günümüzde büyük bir ekonomiye dönüştüğünü iyice vurgulayan All I Know Is What’s On The Internet, öncelikle fotoğrafın değişen statüsünü, bu yeni durumdaki fotoğrafçının ve tabii ki izleyicinin rollerini ele alıyor. Fotoğrafik görüntülerin (imajların) çevrimiçi olarak paylaşıldığı, çoğaldığı ve yayıldığı sistemleri inceleyen sergi, temel olarak bu sonsuz döngü halindeki içeriğin dolaşımından ne tür yeni değer, bilgi, anlam ve emek biçimlerinin ortaya çıktığını soruyor ve sorgulatıyor.

ScanOps, Andrew Norman Wilson, (2012-devam ediyor)

Sergideki bazı çalışmalar içerik moderatörlerinin, clickworker’ların ve Google Street View fotoğrafçılarının deneyimlerine dayanıyor. Öte yandan sergi, ziyaretçileri de bu görüntü akışı içerisindeki kendi konumlarını düşünmeye ve sorgulamaya yönlendiriyor.

dijital fotoğraf sergisi

Gerçeklik ile kurgu, makine ile insan arasındaki sınırların giderek bulanıklaştığı ve daha da çok sorgulandığı bir zamanda, All I Know Is What’s On The Internet sergisi, fotoğrafın kültürel değerinin anlaşılması bağlamında radikal bir keşif imkanı sunuyor.

Mari Bastashevski, Constant Dullaart, IOCOSE, Stephanie Kneissl & Max Lackner, Eva & Franco Mattes, Silvio Lorusso & Sebastian Schmieg, Winnie Soon, Emilio Vavarella, Stéphane Degoutin & Gwenola Wagon, Andrew Norman Wilson ve Miao Ying’in katılımcısı olduğu sergi, 24 Şubat 2019’a kadar Londra’da ziyaretçilerini bekliyor.

TeamLab Borderless: Işık Sanatına 3D Dokunuş yazımızı da okumanızı öneririz.

Kaynak

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar