Tükenmişlikten Kurtuluş: Öze Dönüş

Paylaşmayı unutmayın.

Tükenmişlik Nedir ve Günümüzde Neden  Sık Sık Telaffuz Edilir Hale Gelmiştir? 
Tükenmişlik, ilk kez 1974 yılında Herbert Freudenberger tarafından “başarısız olma, yıpranma, enerji ve gücün azalması veya tatmin edilemeyen istekler sonucunda bireyin iç kaynaklarında meydana gelen tükenme durumu” şeklinde (Freudenberger, 1974: 159) tanımlanmıştır. Tanımlandığı günden bugüne kadar da üzerinde pek çok araştırma yapılmış ve yeni tanımlar geliştirilmiş bir kavramdır.

Pixabay

Gelişen ve sürekli olarak bir alışkanlık ve rutin içinde devam eden hayat, kişileri çoğu zaman belli kalıpların içine hapsetmektedir. Belirli bir kalıp içinde tek düze bir hayat şekline bürünen kişiler yaptıklarından ve yaşadıklarından hiç bir tat almamaya başlar. Rutin şeklinde dün yaptıklarından farklı yeni hiç bir şey yapmadan yaşamaya devam ederler. Böyle durumlarda kişi kısır döngüye girmektedir ve özünden uzaklaşarak robotik bir hayat şekline bürünmektedir. Sabah kalkıp evde kahvaltı yapmak sonrasında trafikte beklemek ya da toplu ulaşım araçlarında her gün ayakta gitmek, sorumlulukları yerine getirmek akşam, sabah işe gelirken uygulanan basamakları tekrar uygulamak gibi bu türde sıradan yaşayışlar insanların enerjisini alıp götürmektedir.

Tükenmişlik sendromu ABD’de tıbbi bir terim olarak kullanılmamaktadır. Daha çok stres ve stresin kaynaklarına odaklanılmış durumdadır. Türkiye’de yapılan akademik çalışmalar neticesinde de ortaya belirli aşamalar çıkmıştır. Tükenmişlik denilen psikolojik durum belirli safhalardan geçtikten sonra ortaya çıkmaktadır.

Kişide ilk olarak yüksek bir üretkenlik hissi uyanır. Kendisini sadece işine kariyerine verir. Fakat bu konuda konsantrasyon sağlanamaz ve duygusal bir sönme ve çöküş başlar. İşler sadece rutin olarak yürütülmeye herhangi bir duygusal tepki verilmemeye başlar.

Daha sonraki aşamada fiziksel becerilerde ve davranışlarda bir uyuşukluk meydana gelmektedir. Daha çok durağanlaşma ya da bezginlik olarak adlandırılan bu aşamada bazı davranışları yapmama ve sorumlulukları yerine getirmeme hali belirir. Bu aşamalar birleşerek kişiyi zamanla depresif bir çöküntüye doğru götürmektedir. Bu çöküntü ile birlikte yeni bir aşama ortaya çıkar.

Bu da kabullenme aşamasıdır. Kişi başına gelen durumları kabullenme haline girer ve ortaya çıkan durumları düzeltme eğilimine yönlendirecek enerjiyi bulamaz kendinde. Gitgide hem fiziksel hemde de ruhsal olarak çoğu tepkilerde sönme durumu ortaya çıkmaktadır.

Tükenmişlik Sendromu mu Depresyon mu ?

@sosyalmedya.com

Depresyon ve Tükenmişlik aynı durumları anlatan iki farklı kelime mi yoksa iki farklı durumu betimleyen birbirine yakın iki tabir mi? Depresyon genellikle sorunların hayatın pek çok alanına yayıldığı durumları nitelemektedir. Tükenmişlik durumu ise genelde sadece iş ve işle ilgili durumları kapsayıcı olarak kullanmaktadır.

Tükenmişlik Sendromuna Neden Olan Kişisel Faktörler Nelerdir?

Her şeyi kusursuz yapma isteği, insanoğlunda var olan bir içgüdü olarak yansımaktadır. Kişiler iş hayatında da bazı dönemler görevlerini kusursuz ve eksiksiz olarak yapmak isterler. Bunun için sürekli çabalarlar ve çevrelerindeki kişilere çoğu zaman hayır diyemezler. Bu da iş hayatında çeşitli olumsuzlukların ortaya çıkarmasına sebep olur.

Aşırı gelişmiş görev duygusu ise sürekli olarak hareket halinde bırakmaktadır insanı. Bu da gitgide bünyede büyük bir yorgunluk ve yoğunluk ortaya çıkarmaktadır. Bu yorgunluk kişide umutsuz ve karamsar bir bakış açısı ortaya çıkarmaktadır.

Tükenmişlikle Başa Çıkmanın Yolları Nelerdir?

Bir sorun ile başa çıkmanın en önemli yolu ilk önce sorunun ne olduğunun tespit edilmesidir. Sorunu belirledikten sonra konu ile ilgili bilgi toplanmalıdır. Sorunun çözümü için en önemli nokta kişi kendini iyi tanımalı ve ihtiyaçlarını belirlemelidir. Kişi alt ve üst nokta da sınırlarını bilmeli ona göre hareket etmelidir. İşle ilgili bir sıkıntıda swot analizi yapılmalı ve ona göre bir plan belirlemelidir.

@ceyladurgu.com

Sendromdan kurtulmak ve psikolojik olarak rahatlamanın en iyi yolu tatile çıkmaktır. Kişisel zaman planlaması yaparak öze dönük bir yapılanma süreci içine girilmelidir.

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar