Milenyum Nesli Narsist Bir Nesil Mi?
Artan sosyal medya kullanımı, psikologlar arasında tutkulu bir tartışma başlattı. Günümüz gençleri “ben nesli” mi yoksa “biz nesli” mi, gençler daha mı narsist? Günümüzde öğrenme yerine benlik saygısına daha fazla önem veriliyor. Sosyal medyada bireylerin kendini tanıtması ve kendini düşünmesi için sonsuz fırsat var. Bu sebeplerle “Milenyum neslinin (1980’den sonra doğanlar) kişiliği önceki kuşaklardan daha mı narsist?” ve “Daha narsisistik hale gelecek şekilde değiştirildi mi?” ya da “Daha mı benciller?” sorularının akla gelmesi de kaçınılmaz oluyor.
Bu konuda psikologlar bölünmüş durumdalar. Bazıları, gençlerin ben nesli olmaya başladığına dair kanıtların çok büyük olduğunu söylerken diğer bir kesim ise bunun doğru olmadığını güçlü bir şekilde savunuyor.
Bugün, gençlerin önceki kuşaktan ziyade daha narsistik ve benmerkezci oldukları görüşünün en sesli savunucusu Jean Twenge. Kendisi California San Diego Devlet Üniversitesi’nde psikolog ve 15 yıldır bu değişimi inceliyor. Twenge, narsisizmdeki artışın köklerini kültürel değişikliklere ve özellikle de son on yıl boyunca bireyciliğe artan odaklanmaya bağlıyor. Örneğin, ebeveynler ve toplum bütün olarak, bugünün gençlerinin bireysel yükümlülükleri üzerindeki başarısına tartışılmaz bir değer katıyor.
Bir başka muhtemel teori de“benlik saygısı hareketi” sebebiyle gençlerin narsist olma ihtimali. Özellikle 1980’li ve 1990’lı yıllardaki bu hareket sayesinde, genç insanların benlik saygılarına zarar vereceği korkusuyla onları olumsuz geri bildirimlerden korumak için çaba gösterildi. Aynı zamanda kendini sevme ve özel olma hissi beslendi. Aslında, Popüler Psikolojinin 50 Büyük Miti adlı kitaptaki mit 33, “Benlik saygısının düşük olması psikolojik sorunların ana nedenidir” dese de ne yazık ki, sayısız çalışma bunun doğru olmadığını göstermektedir.
Bu kültürel eğilimler göz önüne alındığında, bugünkü gençlerin kendilerini üstün yetenekli ve hayranlık uyandırıcı görmeleri makul görünüyor. Jean Twenge, bir anket ile katılımcıların kendilerini tanımlayan ifadelere verdikleri değerlere göre bir ölçüm yaptı. Twenge’nin çalışmaları, ABD’li üniversite öğrencileri arasında zamanla puanların arttığını gösteriyor yani 1982 yılında ankete katılanların narsistlik ortalaması ile 2009 yılı ortalaması karşılaştırıldığında 2009 yılının daha narsist olduğu tespit edilmiş. Twenge ise bu durumu 1980’den sonra doğanlar önceki nesillere göre daha çok “ben nesli” şeklinde ifade etmiş.
Jeffrey Arnett Aksi Görüşte…
Clark Üniversitesi’nden Jeffrey Arnett ise Twenge’in görüşlerine katılmıyor. ABD’li üniversite öğrencilerinin genç insanları bir bütün olarak temsil etmediğini ve ayrıca Narsisistik Kişilik Envanteri’nin aslında narsisizmi ölçebilecek nitelikte olup olmadığından kuşku duyduğunu belirtmiş. Çünkü envanterdeki sözde, narsisistik seçenekleri aslında iyi huylu veya zararsız bir güven ölçüsü olabilir.
Arnett günümüz gençlerinin dünyayı iyileştirmek için cömert, gönüllü olmaya yatkın ve farklılıklara karşı hoşgörülü olduğu görüşüyle Twenge’in tam karşısında yer alıyor. Aslında, durumun böyle olabileceğine dair deliller var. Psikolojik Bilim Dergisi’nde yayınlanmak üzere bir çalışma yapıldı. Kişilik uzmanı Brent Roberts ve meslektaşları, üç ayrı dönemde (1990, 2000 ve 2010 dönemleri) üç Amerikan üniversitesinden 50.000’in üzerinde öğrencinin katılımıyla oluşan çeşitli topluluklarda narsisizm puanlarını karşılaştırdılar. Önceki araştırmaların çoğunun aksine, Roberts ve ekibi sadece narsisizmi incelemediler. Aynı zamanda kibir, yetkinlik ve liderlik gibi diğer özellikleri de incelediler. Ayrıca, farklı kuşaklardaki öğrencilerin, test ettikleri ifadeleri farklı şekilde yorumlayabildiklerini de açıkladılar. Bununla birlikte araştırmacılar verileri böldüklerinde, 90’lı yıllardan beri narsisizmin gençler arasında azalmakta olduğunu buldular. Ek olarak Roberts’a göre yaşlı nesil, yaşla birlikte kaybolan kendi genç narsisizmini de unutuyor.
Milenyum neslinin daha narsist olmadığı Yeni Zelanda’da yayınlanan yeni bir çalışmayla da gündeme geldi. Bu çalışmaya göre genç insanlar arasında artan yetkinlik düşüncesinin sadece bir nesle bağlanacak bir şey değil gelişimsel bir etki olduğu ifade ediliyordu.
Twenge ve meslektaşları ise narsisizmin arttığına ikna oldular. Diğer şeylerin yanı sıra daha yeni pop şarkılarında seksenli yıllara kıyasla kendine odaklanma ile ilgili daha fazla sözcük bulunduğunu ve altmışlı yıllardaki kitaplara göre günümüzde”ben özelim” gibi bireysel sözcüklerin ve cümlelerin arttığını keşfettiler. Twenge, New York Times gazetesinin 2013 tarihli bir makalesinde sosyal medyayı “narsisizm etkinleştirici” olarak nitelendirdi ancak sosyal medyanın aslında narsisizme neden olduğunu göstermek için çok az kanıt bulunduğunu kabul etti. Ancak bu teknolojik ve kültürel değişimin kibir ve narsisizmdeki bir artışı teşvik edeceği sonucuna direnmek zor. Narsistlerin daha fazla selfie yüklediği doğru ancak çok selfie yüklemek de sizin narsist olduğunuzu göstermez.
Narsist mi Özgüvenli mi Ayrımı
Tartışmaların çoğu, narsisizm üzerine yoğunlaştı, ancak karakterlerimizin olumlu yönde değişme olasılığına dair iyi haberler var. Bilim adamlarına göre her on yılda IQ puanı üç civarında artıyor. IQ ortalamasının nesilden nesle artması Yeni Zelandalı bir akademisyen olan ve bu fikri ilk ortaya atan James Flynn‘den sonra ”Flynn Etkisi” olarak adlandırılmış. Üstelik, 1930’lardan günümüze zeka puanlarında önemli bir da artış yaşandı.
Bulaşıcı hastalıklar azalıyor, eğitimler iyileşiyor, zeka puanının artmasıyla benzer bir etkinin kişilik özelliklerini şekillendirip şekillendirmediği ise merak ediliyor. Bu yıl, Finlandiya’da yayınlanan bir araştırma ise durumu doğruluyor. Helsinki Üniversitesi’nden Markus Jokela liderliğindeki araştırmacılar, 1962-1976 yılları arasında doğan ve yaklaşık 18- 19 yaşlarında toplanan yaklaşık yarım milyon asker ile kişilik analizi yaptı. Jokela ve meslektaşları zaman içinde, dışa dönüklükle ilişkili niteliklerde, sosyallik, enerjik olma ve başarı çabası gibi bilinçlilik ile ilgili özelliklerde artış tespit ettiklerini bildirdiler. Analizlerden çıkan sonuçlara göre kendine güven oranı da artmıştı. Bu, özgüvenin sağlıklı görülüp görülmediğine bağlı olarak yükselen narsisizm üzerine yapılan araştırmayı destekleyebilir. Bugün gençlerin önceki kuşaklara göre kendinden daha emin oldukları doğru olabilir gibi görünüyor.
Bunu sağlıklı bir güven işareti olarak mı yoksa narsisizmin endişe verici bir işareti olarak görüp görmediğinize bağlı olarak onlar hakkında daha fazla şey diyebilirsiniz. Her iki teoriyi destekleyen araştırmalar mevcut olsa da karar tabii ki sizin!