Kahvenin Ortağı Çikolata Hakkında Bilmediklerimiz

Paylaşmayı unutmayın.

Çikolata her daim hayatımızda olan, tadı damağımızdan eksik olmayan, stres veya üzüntüye birebir gördüğümüz lezzetli mi lezzetli bir yiyeceğimizdir. Gerek kahvenin, gerek sütün, birçok içeceğin yanı sıra tatlılara da lezzet katan çikolatanın sıradışı bir tarihi var.

Nerede, Nasıl Hayatımıza Girdi?

İlk çikolata bugünün çikolatalarından çok farklı; sıvı halde acı bir içecek…Formülü ise şöyle: fermente edilmiş ve macun haline getirilmiş kakao, su, vanilya, bal, acı biber ve diğer baharatlar… Aztekler  tam 2600 yıl öncesine dayanan bu içeceğin enerji ve güç verdiğini, kişiyi mutlu ettiğini düşünüp mistik bir özelliği olduğuna inanıyordu. Bu yüzden kakaoyu su ile karıştırarak çok fazla tüketiyorlardı ve bunu özel saydıkları insanlar dışında kimseye vermiyorlardı. Acı olması o zamanlarda içine katılmayan şeker ve süt sebebi ile kakaonun normal acılığı ve kullanılan baharatlarla oluşturulmasındandır. Kakao bitkisinin ilk üretimini M.Ö Güney Amerika’da gerçekleşmiştir.

Çikolata kelimesinin, Aztek dilindeki “xocolatl” kelimesinden geliyor. Kelimenin sonundaki “atl” kısmı “su” veya  “içecek” anlamına geliyor. “Xocol” kısmı için ise üç farkılı anlam bulunuyor; kakao çekirdeklerinin gürültülü bir şekilde havanda dövülmesinden dolayı “gürültü” anlamına geldiğini düşüncesinin yanısıra, “acı” ya da “sıcak” anlamında kullanıldığını da söyleniyor.

Güney Amerika’dan Dünyaya

İspanyolların Amerika’ya giden kaşifleri Aztekler’in bu içkisinden tatmış ve kakao bitkisinden biraz alarak yanlarında götürmüşlerdir. Acı baharatların aksine İspanyollar bu meyvenin çekirdeklerini bal ile karıştırıp içerek daha lezzetli bir hale getirmişlerdir.

1600-1700 yıllarında ünü artan bu bitki çeşitli maddelerle karıştırılmış, en sonunda en iyi halini sütle karıştırılarak tüketilen İngiltere’de almıştır. Kısa zamanda Avrupa’da çikolata satan dükkanlar açılmaya başlamıştır. Türkiye’de ise 1909 yılında Nestlé çikolataları İstanbul Karaköy’de ilk satış ofisinin açarak bizi çikolatayla tanıştırdı. Ardından 1927’de üretim Türkiye’ye taşınarak İstanbul Feriköy’de ülkemizin ilk çikolata fabrikası açıldı.

@cikolatam

Çikolata İçilirken, Nasıl Yenmeye Başlandı?

1700’lerde kakao yağının bulunmasıyla beraber, katı çikolata yapımının yolu açıldı ve ilk kalıp çikolatalar İngiltere’de üretildi. Kakao ağacından toplanan meyvelerin içinde yaş haldeki olgun kakao çekirdekleri çıkarılır ve kurutulur. Kurutulan çekirdekler ezilerek macun haline gelir. Çekirdeklerin macun halini alması, içeriğindeki yağdan kaynaklanmaktadır. Bu karışıma şeker eklenerek son bir defa karıştırılır ve kalıplara dökülür. Kalıplardan paketlere, paketlerden marketlere, marketlerden sofralarımıza ulaşır.

Çikolata, Avrupa’ya adım attıktan sonra uzun süre seçkin kesime özel kaldı. Geniş kitlelerle buluşması için Sanayi Devrimi’ni beklemek gerekti. H. Nestlé, sütteki suyun buharlaştırılarak süt tozu elde edilmesini sağlayan bir metot bularak çikolatanın tadında bir devrim yaşanmasını sağladı. Bu, hem İsviçre’de kalıp haldeki ilk sütlü çikolataların yapılmasına yol açan mükemmel bir buluştu, hem de akla ilk gelen markalardan biri olan Nestlé’nin doğuşu oldu.

Neden Çikolata?

Çikolatayı mutluluk veren yiyecek olarak bilmemizin sebebi, beyinde serotonin miktarını arttırmasıdır. Serotonin, sinir hücreleri arasında elektrik sinyallerini taşımakla görevilidir. Antidepresan ilaçlarının içinde de bulunan serotonin ruh halini, uykuyu, iştahı,öğrenmeyi, sosyal davranışları düzenlemeye yardım eder. Phenethylamine de içermesinden dolayı rahatlama, ağrılarda azalma ve huzur verme etkisini arttırdığını söylenir. Hatta bir teoriye göre, aşık olduğumuzda da vücudumuzdaki Phenethylamine oranı azalıyor. Bu nedenle heyecandan midemizde kelebekler uçuştuğunda, kalbimiz yerinden çıkacakmış gibi çarptığında, aklımız durmuş, dilimiz tutulmuş gibi hissettiğimizde genelde çikolatayla rahatlıyoruz.

Çikolatanın içinde bulunan Polyphenols maddesi, kansere sebep olan bazı durumları bile ortadan kaldırdığı bilim insanlarınca kanıtlanmıştır. Meyve ve sebzelerde de bulunan bu madde insanların hücre tazelenmesi, kanın pıhtılaşmasını, direnç sağlaması ve hastalıklara karşı korunmasında çok etkilidir. Bitter çikolata başta olmak üzere, kakao miktarına göre azalan diğer çikolatalarda bolca bulunmaktadır.

Her Şey Tadında Güzel

Kilo almada zorlananlar için uyku öncesi 50 gr yenmesi, ders çalışan ve zihin açıklığı gerektiren durumlar için de beyne şeker gidip sinir sistemini uyarması için 1 saat önceden tüketilmesi tavsiye ediliyor. Ancak aklımıza geldiğinde bile istek uyandıran çikolata, kısmen bağımlılık yapıyor.  Çikolata sağlıklı bir besin maddesi olmakla beraber fazla tüketirseniz zarar verir. Diğer meyvelere kıyasla sağlıklı kalori alma ve beslenme gibi durumlarda çok fazla tercih edilmemelidir çünkü çok şeker içermesi sebebiyle fazlası vücuda zarar verir.


Kaynak; www.mabel.com.tr   , www.bilgiustam.com , www.elitcikolata.com.tr , www.haberturk.com.tr , https://onedio.com

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar