Beyin Fırtınası: Yaratıcılık
Merriam Webster’a göre yaratıcılık; geleneksel fikirleri, kuralları, kalıpları, ilişkileri veya benzeri şeyleri aşma ve anlamlı yeni fikirler, formlar, yöntemler, yorumlar oluşturma yeteneğidir. Temel taşları ise özgünlük, ilerleme ve hayal gücüdür.
Son 30 yıl içinde, yaratıcılık hakimiyetinin toplumdaki artışını her yerde görebiliyoruz, değil mi? Biz, bilgi ve internete erişilebilirliğin artmasıyla birlikte bunun kanıtını gördüğümüze inanıyoruz. Çünkü yaratıcılık hepimizin etrafındadır. Her geçen gün birilerine ve bir şeylere esin kaynağı oluyoruz. Bazen yazarken, şarkı söylerken, bir enstrüman çalarken, dans ederken, hatta düşünürken… Farkında olup olmadığımızı bile düşünmüyoruz çünkü yaratıcılık geçmiş, bugün ve geleceğin içindedir.
Neden Yaratıcılık?
Eğer yaşadığımız döneme ‘’Yaratıcı Çağ’’ dersek bu çağ içindeki okuyucuların ve izleyicilerin yeni şeylere ihtiyacı olduğunu bilmemiz gerekiyor. Milyonlarca bilgiye maruz kalan bu insanlar için farklı olmak ise sandığımızdan çok daha zor. Pazarlamacılar, sanatçılar, büyük şirketler ve ajanslar; sahip olunan bu değerin farkına vardıktan sonra başlıyor her şey. Dikkat çekici ve yaratıcı olmasıyla değer kazanıp kaybeden tüketilen şeyler orantısız bir olarak metaya dönüşüyor. Hatta sık sık tek taraflı anlaşmalarla çekici ve yetkili kılmak yerine işlemsel olan reklam ögeleri kötüye kullanılıyor.
@edhopratama
Bir fikriniz var ya da bir şeyler anlatmak istiyorsunuz diyelim.
Okudunuz, gördünüz, izlediniz, tükettiniz… ”Sizin gibi hisseden ve düşünenlerle bunu neden paylaşmıyorsunuz?’’ derken ortaya çıkan blog yazarlığı ve sonrasında vlog… Okuyucu ve izleyiciler kaynak ve erişime sahipken; geleneksel yaklaşımlar ve metodolojilere eleştiri alıp büyümeye devam edecek gibi görünüyor. Ancak toplumumuzun günlük olarak tükettiği ürünler, araçlar, bilgi ve eğlence ortamları için kaçırılmayacak bir strateji oluşturuyor. Yaratıcılık ile pazarlamaya yönelik reklam ögelerine dokunuyoruz. Tabii ki internet, dijital medya platformları ve uygulamaların sayesinde.
Ürünler, özel etkinliklere veya toplantılara davetiyeler, içerikler ve aklınıza gelebilecek her şey yaratıcılığı içine hapseden bir para birimi haline gelmeye başladı. Bu yaratıcılıktan markalar ve büyük şirketler kazanıyor çünkü destek kampanyaları genellikle satışa ve tıklamaya yönlendiriliyor. Sonuç olarak çağ bu ise eğer; yaratıcılık amaçları ve hedefleri yerine getiren bir araç haline geliyor.
Beyin Fırtınası Başlasın!
Belki bir sanatçı, belki bir tüketici, belki bir pazarlamacı olarak aslında hayatımızın tam da içinde olan bir kavram üzerine konuştuk. Yaratıcı olmanın sınırları, beklentiler ve verilen emeğe dair sonuçlar.
Düşünmeye başladığınızı hisseder gibiyiz. O zaman beyin fırtınasını başlatalım!
Sizce yaratıcılık bu çağ için nedir?
Küçük bir hatırlatma:
Fikir paylaşımlarınızı aşağıdaki yorum kutucuğundan yapabileceğiniz gibi diğer platformlardan da #bublogdafirtinavar etiketi ile paylaşımda bulunarak da gerçekleştirebilirsiniz.
Ayrıca bir sonraki “Beyin Fırtınası” teması için fikrinizi yazıp blog@adgager.com adresine gönderebilirsiniz.
Hadi başlayalım…
