Pazarlama Stratejilerinde Renklerin Dili
Her rengin kendine özgü bir anlamı vardır. Pazarlama stratejilerinde de renklerin dili için vurgu yapılır. Pazarlama stratejilerinde kullanılan renklere ve anlamlarına bir de birlikte bakalım.
Renkler ve onların yarattığı psikolojik etkiler bir marka olarak ilk izleniminiz için çok önemlidir. İster inanın ister inanmayın, kullandığınız renkler markanızı yaratır ya da bozar. Yani tabiri caizse markanızı rezil de eder vezir de. Renk psikolojisi, rengin insanların düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını nasıl etkilediğinin incelenmesidir. Burada renkleri doğal ve yapay olarak ikiye ayırabiliriz. Doğal renkler siyah, beyaz ve aradaki tüm renkleri içerir. Yapay renkler, televizyon veya bilgisayar ekranlarında gördüğümüz diğer renklerin karşılığıdır.
Renklerin dili ve psikolojik etkileri
Bu durum, rengin özelliğine göre değişiyor. Örneğin sarı, turuncu ve kırmızıdan oluşan sıcak renkler bize canlılık ve enerji verir. Turuncu, eğlence ve yaratıcılıkla ilişkiliyken, uyarı işaretleri için de kullanabilirsiniz. Sarı mutluluk, zeka ve başarı ile ilişkili. Ayrıca bir ürün veya hizmete dikkat çekmek için de kullanılır.
Gelelim soğuk renklere…
Mavi, yeşil ve mordan oluşan soğuk renkler sakinleştiricidir. Yeşil, doğa, barış, iyileşme, büyümeyi temsil eder. Mavi güven, güvenlik ve barış ile ilişkilidir. Aynı zamanda yüksek kaliteli veya pahalı ürünler için de mavı ve tonlarının kullanımına rastlarız. Açık mavi öğrenmenize yardımcı olacak ve kolayca odaklanmanızı sağlayacak en uygun renklerden biri olarak karşımıza çıkar. Zira rahatlatıcı ve konforlu bir atmosfer hissi vererek daha uzun süre odaklanmanızı sağlar.
Kırmızı ise heyecan ve enerji verip kan dolaşımınızı hızlandırarak size fiziksel bir enerji verir. Bundan dolayı yiyecek ve gençlerin kullandığı bazı giyim markalarında kırmızının oldukça ön planda olduğunu görürüz. Ayrıca uzmanlar kırmızının iştah açıcı bir etkisi olduğunu da söyler. Gıda markalarını bir gözden geçirin mesela. Pek çoğu kırmızının gücünü kullanıyor değil mi?
Renklerin dilini nasıl kullanılırız?
Pazarlamada renklerin dili söz konusu olduğunda, basitlik ve sadelik de önemli. Çünkü çok fazla renk kafa karıştırıcı bir mesaj verir. Bunun sonucunda insanlara ne söylemeye çalıştığınız anlaşılmaz bir hal alır. Renk tekerleğini markanız için doğru renkleri seçerken faydalı bir araç olarak kullanabilirsiniz. Böylece birlikte iyi görüneceğini düşündüğünüz, markanızı en iyi tanıtacak iki veya üç rengi seçmek kolaylaşacaktır.
Bu renkleri seçtik. Daha sonra insanların ürününüz veya hizmetiniz hakkında nasıl hissettiğini ölçün. Ölçümlerinizden aldığınız geri dönüşler ile mesajınızın doğru aktarılıp aktarılmadığını anlayabilirsiniz. Unutmayın, her rengin kendine özgü bir anlamı vardır. Bu nedenle pazarlama stratejilerinde renkleri kullanırken akıllıca davranmak önemlidir.
Marka kimliğinizi renklerin dili ile güçlendirin
Renklerin psikolojisi, nispeten yeni bir pazarlama alanı olan nöropazarlamanın da bir parçası. Nöropazarlamanın arkasındaki temel fikir ise beynimizin farklı mesajlara farklı tepki vermesi. Bu mesajlar ve tepkiler de hem reklam hem de marka stratejilerinde kullanılabilir.
Konu pazarlama olduğunda rengin güçlü bir araç olduğunu söyleyebiliriz. İnsanların duygularını etkileme yeteneğine sahip renkler bir anda markanız veya ürününüz hakkındaki algılarını değiştirebilir. Çünkü doğru renk, güçlü bir marka kimliği oluşturmanıza, değerlerinizi iletmenize ve insanların satın aldıkları ürünler ile kendilerini iyi hissetmelerine yardımcı olur.
Küçük ama önemli detay: Renk körlüğü
Renk körlüğü düşündüğümüzden çok daha yaygın bir rahatsızlık. Bunun için, bazı renklerin etkilenenlere getirebileceği sınırlamaların da farkında olmamız önemli. İlginçtir ki, renk körlüğü yalnızca erkeklere özgü bir durumdur. Yani kadınlara hitap eden bir markanız varsa renk konusunda sınırınız yok, şanslısınız. Cinsiyet açısından bakacak olursak kadın ve erkek markalarında kullanılan ayırt edici renkleri unutmayalım. Örneğin, pembe denince aklımıza kadın mavi denince aklımıza erkek gelmesi gibi.
Bölünmüş tamamlayıcı renkler
Birbirleriyle doğru sırada birleştirildiğinde yüksek düzeyde kontrast oluşturan renklere bölünmüş tamamlayıcı renkler adı veriliyor. Bunun nedeni, renk çarkının her iki tarafından da bir renge sahip olmaları. Renk çarkının karşı tarafındaki renk o rengin tamamlayıcısıdır.
Pazarlamada bölünmüş tamamlayıcı renkleri kullanmanın en iyi yolu ise birini arka planda, diğerini ön planda kullanmak. Böylece, ürününüzün öne çıkmasını sağlayacak ve ürününüz ile arka planı arasında bir kontrast oluşturabileceksiniz. Mesela, bir çantanın sapına dikkat çekmek istiyorsanız, kulpun ana rengini tamamlayan bir arka plan rengi kullanabilirsiniz.
Birkaç örnek
Renklerden ve etkilerinden bahsettik. Güçlü marka stratejileri için güçlü renk seçimlerinin önemini vurguladık. Şimdi ise kararı size bırakıyoruz. Birkaç örneği daha incelemeniz için eski yazılarımıza da göz atmanızı öneririz.
Mesela sokakları rengarenk ayıcıklarla donatan Yumoş ayıcıkları ve Yumoş’un eğlenceli, mutluluk veren kampanyası güzel bir örnek.
Sevdiğimiz filmlerde kullanılan renk paletleri de öyle. Amacı ne olursa olsun renkler doğru kullanıldığında izleyiciye görsel bir şölen yaratıyor. Bir de bonus yazımızı ekleyip sözü size bırakalım. Sizce renkler sizi ne kadar etkiliyor?