Yapay Zeka Markalara Bakış Açımızı Nasıl Değiştirir?
Bir marka hakkında kaç kere fikir ürettiğinizi, onunla ilgili bir şeyler düşündüğünüzü ya da satın alma sorgusuna düştüğünüzü sayabilir misiniz? Geçmişe dönmek ve o an neler hissettiğinizi anlamak imkansız değil mi? Peki akıllı telefon ve bilgisayarlarımızdan arattığımız bir ürünü biz bile unuturken aylar sonra kim karşımıza çıkarıyor? Kişiye özel bu reklamlar hala birçok insanı meraklandırırken, markalar yeni teknolojiler deneyerek tüketiciyi şaşırtmaya devam edecek gibi görünüyor. Peki yapay zeka markalara nasıl fayda sağlayabilir?
Markaların en önemli amaçlarından biri tüketici ile buluşmak. Sadakat ve bağlılık sağlamaya çalışırken zorlanıyor hatta çoğu zaman akıllarda yer etmek için yeni yollara başvuruyorlar. Teknolojinin gelişmesi ile bu gelişmeleri doğru değerlendirebilen markalar ise kazanmaya devam ediyor. İnternet üzerinde yaptığımız aramalardan alışverişimize hatta vazgeçtiğimiz alışverişimize kadar birçok veriyi elinde barındıran markalar, yapay zeka ve duygusal zekanın birlikteliğinden oldukça memnun. Tüketiciler hızla gelişen tüketim sektörü içinde tercih edeceği herhangi bir marka ile duygusal bağ kurmak istiyor. Hızlı tüketime alışan ve bilgi yığınından bir türlü kurtulamayan tüketiciyi markaya çekmenin tek yolu ise teknolojiden geçiyor.
Markalar Neler Yapıyor/Yapabilir?
Markalar websitelerinde kullandıkları chatbotlar sayesinde müşterilerini karşılayıp onlara yol gösterirken kullandıkları ileri yapay zeka teknolojisi ile soruları ve talepleri analiz edip konuşmaları bir insandan daha kaliteli hale getirmeye çalışıyorlar.
IBM Watson, spor giyim markası olan Under Armour ile birlikte sporcuların kaç saat koştuğu, hangi güzergahı tercih ettiği, hava durumu gibi koşulları değerlendirerek kişiye özel spor ve beslenme önerisinde bulunuyor. Yine yapay zekaya olan ilgisi bilinen Coca Cola markası ise firma hakkında otomatik hikayeler üretebilen bir teknolojiye ilgi duyduğunu belirtiyor.
Tüketici algısını ölçmek adına da birçok kampanya gerçekleştiriliyor. Dijital posterlerin üzerine yerleştirilen akıllı kameralar sayesinde postere bakan kişilerin yüz ifadeleri değerlendiriliyor ve yapay zeka teknolojisi ile ilgi oranları belirleniyor.
Marka yöneticileri ya da pazarlama sektöründe çalışanlar, müşteri deneyimlerinden elde ettikleri verileri bireysel müşteri çıkarlarına göre uyarlamanın oldukça zor olduğunu belirtiyordu. Fakat gelişen yapay zeka teknolojisi ile birlikte bu deneyimleri anlamlandırıp sonuç elde etmek artık mümkün. Markalar bu gelişmeler ile birlikte içerik, mesaj, ses tonu ve görsellik olmak üzere tüketicinin kendi zevkine uyarlanmış kişisel çözümlerle güven ve bağlılığı sağlayabilecekler.
Peki markalar bizi bizden iyi tanımaya başladığında ne olacak?
Markaların ve güvendiğimiz kuruluşların olumsuz özelliklerini görmeden, onların öngörülerinin bizden daha iyi olduğuna inandığımızda neler olabilir? Bizim unuttuğumuz ya da unutacağımız onlarca veriyi anlamlandıran bu teknoloji sayesinde bizi bizden daha iyi tanıyorlar. Gördüğümüz bir şeye vereceğimiz tepkiyi ölçüp, satın almak istediğimiz ürünü bize sunabilecekler. Tüm bunlar düşünüldüğünde; pazarlama dünyasına fayda sağlayacağını düşündüğümüz tüm bu öngörüler, tüketici tarafından tehdit olarak karşılanabilir. Tüketici kendini bu güvene teslim edebilir ya da kontrolü eline geri almak isteyebilir.
Kısacası korku ve umut bir arada! Yapay zeka teknolojisi insanları gelecek hakkında endişelendiriyor ve doğal olarak birçok tartışmanın odak noktası haline geliyor. Pazarlama sektörü tüketiciyi etkilemeye sonra yine sanki kendi belirlememiş gibi tüketicinin kararını değerlendirmeye devam ediyor. Bu teknolojinin öngörüleri topluma yayıldıkça, onlar da gelecekten umut bekleyenler ve gelecekten korkanlar olarak ikiye ayrılıyor. Nereye gideceğini ve bizi nasıl etkileyeceğini kestiremediğimiz bu sistemde tutkularımızı ve korkularımızı bir arada yaşıyoruz. Tıpkı bilim kurgu filmi değil mi?
Bonus: Yapay zeka tartışmasında tarafları belirlemek istediğimiz Türkiye’nin ilk yapay zeka araştırmasına buradan ulaşabilirsiniz.
