Son 10 Yılın En Önemli Bilimsel Keşifleri

en-onemli-bilimsel-keşifleri

Paylaşmayı unutmayın.

Son 10 Yılın En Önemli Bilimsel Keşifleri – Her geçen gün teknoloji gelişiyor ve bu gelişmeler insan hayatına çok farklı yansıyor. Son on yılın en önemli bilimsel gelişmelerinden bahsedeceğiz.

En Önemli Bilimsel Keşifleri

Zihin Gücü ile Çalışan Kol Protezi:

Günümüz koşullarında pek çok sektörde çalışan insan var. İş türlerinin kimi çok ağır şartlara ve insan gücüne dayalı olarak hizmet vermektedir. İş şartları ve kaza sebebiyle kol ve bacaklarını kaybeden pek çok insan mevcuttur. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte sağlık sektöründe de gelişim hat safhaya çıkmıştır. İlk seviye olarak çoğu insan protez taktırarak eksikliği gidermeye çalışmaktadır. ABD’de Carnegie Mellon ve Minnesota üniversitelerinin ortak çalışmalarıyla yapılan çalışmalar sonucunda, beyne her hangi bir müdahale bulunmadan kol protezinin zihin gücüyle hareket ettirilmesinin önü açıldı. Biyomedikal bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. B. He,noninvaziv bir beyin-bilgisayar ara yüzü geliştirerek robotik kol protezinin, bilgisayar imlecinin hareketini iyi şekilde takip etmesini sağlayan teknoloji sayesinde zihinle hareket etmektedir.

Şuanki gelişim hızı henüz istenilen seviyede olmasa da teknolojik açıdan insanların davranış ve hareket kabiliyetleri açısından büyük bir adım olarak ortaya çıkmaktadır. Robotik protez zihinsel olarak neler yapması gerektiği konusundan tam donanımlı fakat bunu davranışa dönüştürebilme hızı istenilen seviyede değil.

Öte Gezegenlerin Keşfi:

Özellikle 2000’li yıllardan sonra güneş sistemindeki gezegenler üzerinde araştırmalar yoğunlaşmış. K2 misyonu adı verilen keşif çalışmaları, Kepler Uzay Teknolojisi ve Amerika Havacılık ve Uzay Ajansı NASA’nın Kepler Uzay Teleskobu’nun yıl içi verileri ile birlikte uzay boşluğunda konumu belirlenemeyen 275 cisim üzerinde araştırma yapılmıştır ve bu cisimlerden 175’i öte gezegen olarak tespit edilmiştir. Bu 175 öte gezegenin 93’ü ilk keşfedilen ve varlığı ilk defa keşfedilen gezegenlerdir. Danimarka Üniversitesi Uzay Bilimleri Fakültesi doktora öğrencileri tarafından uzay teleskobu ile elde edilen verilerin 2014 yılından itibaren toplanması ile ortaya çıkan bilgiler, yeni keşfedilen gezegenlerin dönem dönem toz parçacıkları ile iz bıraktıkları tespit edilmiştir. Güneş sistemi dışındaki bugüne kadar yapılan araştırmalarda keşfedilen en parlak yıldız HD 212657 keşfedilmiştir. Bu gezegen aynı zamanda dünya kara parçasının 10 katı büyüklüğünde ve dünyanın 2,5 katı şeklinde olduğu tahmin edilmektedir. Yeni keşfedilen bu gezegenin Uranüs ve Neptünün biraz küçüğü ve daha sıcağı olduğu ileri sürülmektedir.

@tr.euronews.com

Yeni İnsan Türünün Keşfi:

Paleoantropolog Lee Berger isimli bir araştırma grubunun 2013 yılının Ekim ayında Afrika kıtasında bir mağara içinde fosilleşmiş kafa tasları bulmaları merak uyandırarak bilim dünyasının dikkatini çekti. Johenessburg kentinin 70 km doğusunda dolomit oluşumu mağaralar sistemleri olan Rising Star içine girerek bir buluşma imza atmış oldular. Bu bölge civarında 20.yy başlarında erkek atalara ait çok sayıda kafatası bulunmuştu. Yapılan karşılaştırmalı araştırmalarda yeni bulunan bu HOMO NELADİ türünün, Homo sapiens türü ile yakın dönemlerde yaşadığı tespit edilmiştir.Bu tespit edilen tür şimdiye kadar ortaya çıkarılan türler arasında ara form olarak belirlenen en iyi tür olarak dikkat çekmektedir. Bu tür hem geçmiş dönemlerdeki türlerin ataların özelliklerini hem de modern insanların görünümlerini bünyesinde barındıran bir forma sahiptir.

@citizen.co.za

Homo Neladi türündeki beynin modern insan beynine oranla 3/1 oranında olduğu tespit edilmiştir. 2017 yılında jeologların araştırmaları bu türün Afrika kıtasında 236.000 ila 335.000 yıl öncesinde var olduğunu belirlemiştir. Mağarada bulunan kafatasları 5 büyük yetişkine ait olduğu birleşimden sonra ortaya çıkmıştır. Nelodi, Güney Afrika da konuşulan Sotho dilinde yıldız anlamına gelmektedir ve son dönemlerde meydana gelen en ilginç olaylardan olduğu için yıldız ismi verilmiştir. Fiziksel olarak yapılan belirlemeler bir gorilin fiziksel boyutuna yakın bir yapıda olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Kara Deliğin İlk Defa Doğrudan Görüntülenmesi:

Kara delik herkesin ismini duyduğu fakat somut olarak görülmeyen, uzayda yer alan ve ne kadar ivmeye sahip olursa olsun ışığın dahi kaybolduğu ultra çekim gücüne sahip bir deliktir. Farklı boyutlarda ve çeşitlerde delikler mevcut olsada 3 tane ana büyük kara delik vardır. En yaygın ve türü fazla olan delik türü yıldızsal kara deliktir. İlk kara deliklerin oluştuğu dönem büyük patlama olan Big Band dönemine denk gelmektedir. Bilim insanları bugüne kadar deliği direk değil kara deliğin çekim kuvveti sonucu çevresindeki toz ve ışıklar üzerinde uyguladığı çekim kuvvetini ve değişimini görüntüleyebilmişlerdir. Kara delikler rastgele bir şekilde kendisine doğru gelenleri yutmazlar. Dünyada evrende her şey belirli kurallar içerisinde işlemektedir. NASA bilim insanları çok yoğun şekilde gerçekleştirdikleri çalışmalar neticesinde kara deliğin fotoğrafını ilk kez çekme başarısını göstermiştir. Bu fotoğrafa ise Powehi ismi verilmiştir. Hawai dilinde bu ismin anlamı ise süslü ve karışık karanlıktır. Dünyanın 8 farklı noktasına kurulan gözlem noktaları ile uzun süre gözlemler yapılmıştır. Event Horizon isimli teleskop ile kara delik ilk kez kayda alınmıştır.

@tr.sputniknews.com

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar