Nereye Gidiyor Bu Sosyal Medya? (Grafik)
”Bir devir bitti kabul edelim!” diye şarkılar söyleyerek başlayacağımız bir yazı var gündemimizde! Eskisi gibi az değiliz. Mesela, sosyal medya denildiğinde aklınıza hangi platformlar geliyor? Facebook, Twitter, Instagram, Youtube, LinkedIn… Liste uzayıp gidiyor. Her ne kadar bunlardan birinde çok zaman harcamıyor olduğunuzu iddia etseniz de; bu platromların gücünü görmezden gelemezsiniz. Bu platformlar üzerinde oluşturulan bir akımla yüzlerce insanın kanaat önderi haline gelebiliyor. Sizler de yaptığınız harcamalarla geniş bir kitleye ulaşabilir, hatta bazen harcama yapmadan organik bir büyüme elde edebilirsiniz. Önemli olan sizin ve ürettiğiniz içeriklerin benzer zevklere sahip kullanıcılarla buluşması.
İşletmeler için sosyal medya bazen ciddi bir ihtiyaçken; bazı işletmeden halen önemini kavrayabilmiş değil. Bu platformlardan yeterli trafik alamadığını iddia edenler ise, iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırıyor olmalı! Reklamlara para harcamadan, hedef kitlenin doğru tanımlandığı içerikler üretmeden satış yapmak da, trafik arttırmak da, takipçi yığınına uğramak da tesadüf olarak nitelendirilebilir.
Sosyal medyanın nereye gittiğini ve bu gidilen yolda başarılı olmak için neler yapmanız gerektiğini göstermek için sizinle Neil Patel ve grafiklerini paylaşacağız ve en az 5 milyon dolar gelir elde eden 183 şirketi 1.7 milyar dolara çıkaran Neil Patel’den bahsedeceğiz.
Neden Sosyal Medya İçerikleri Üretmeliyiz?
- LinkedIn – Ayda 917 milyon ziyaretçi
- Twitter – Ayda 3.62 milyar ziyaretçi
- YouTube – Ayda 22.77 milyar ziyaretçi
- Pinterest – Ayda 722 milyon ziyaretçi
- Instagram – Ayda 2.86 milyar ziyaretçi
Bu ziyaretçi sayılarını bir web sitesinden elde etmeniz oldukça zor; fakat kalabalıktan bir hedef kitle yaratıp onları işinizle buluşturmak çok kolay.
Blog İçerikleri mi Dijital Reklam Harcamaları mı?
İçerik her şey diyoruz evet; fakat blog postlarının sosyal medyada giderek daha az ilgi gördüğünü de kabullenmek gerek. Şimdi grafiklere bakıp konuyu biraz daha netleştirelim.
Bir devir bitmiş kabul edelim!
O zaman bir de dijital reklam harcama grafiklerine bakalım!
Pazarlamacılar kısa bir zaman önce sosyal medyada organik trafik dışında nasıl artış sağlayacağını buldurlar ve 2016 yılından itibaren ciddi bir artışla birlikte sosyal medya reklamlarına para harcamaya başladılar. Sadece sosyal medya değil Google da buna dahil.
Bu arada organik trafikler de durmuyor tabi. Onlar da yerinde sayacak değil ya!? Hızlı bir düşüşe geçiyor. Yükselmesini beklerdik ama bunca dijital reklam varken ne kadar mümkün tartışılır.
Hangi formda daha fazla sosyal medya içeriği üretiyoruz/üretmeliyiz?
Sosyal medya içerikleri oluşturmak için zaman harcamalısınız. Bazen hızlı bir fikir mükemmel geri dönüşler sağlıyor olabilir ama bu her zaman da mümkün olmayabilir. Ya da o fikrin üstünde biraz zaman harcamak çok daha fazlasını getirebilir. O zaman bakalım hangi sosyal medya içeriğine ne kadar zaman harcıyoruz?
Ne kadar zamanınız var bilmiyoruz. Kolaya kaçmak isteyenler ve zamandan yakınanlar, görsel ve metin odaklı içeriklere daha fazla zaman harcıyor – ki birçok insan sosyal medya içeriklerine oldukça az zaman ayırıyor.
Peki iyi bir ilişki kurabiliyorlar mı? Cevabı bir sonraki grafik veriyor aslında. Kullanıcılar canlı video ve video içeriklerden çok daha fazla etkileniyor. İyi bir trafik için biraz daha zaman harcamak belki de iş gücünü biraz daha artırmak gerekiyor.
Chatbotlar hayat kurtarır!
Aslında her şey açık ve ortada. Şirketlerin %41’i en fazla trafik kazancını chatbotlardan elde ettiğini belirtiyor.
Facebook sizi hayal kırıklığına uğratmış olsa da hala lider!
İlk dokunuşta Facebook etkisi! İnsanlar sizi Facebook’tan bulup Instagram’dan takip etmiş olabilir.
Peki ya son dokunuş?
Grafikler birine çok benziyor değil mi? Facebook lider; fakat buradaki farka dikkat etmek gerek. Youtube ciddi bir yükseliş sağlıyor. Diğer yandan Whatsapp ”Nasıl yani?” diyeceğimiz bir şok etkisi yaratıyor. Düşününce birçok sosyal medya kanallarından satış yapmayan birçok küçük işletme son adımda müşterilerini Whatsapp siparişten kazanıyor.
ve sonuç…
Büyüyoruz! Her anlamda… Kullanıcı sayıları artıyor, insanların birçoğu bu platformların en az birinde aktif kullanıcı olarak görülüyor. Bazılarımız her an hepsindeyiz neredeyse. Dolayısıyla işletmeler de işletme olmak isteyenler de hiçbir kaygı gütmeden sosyal medyada olanlar da bir noktada bu etkiden kaçamıyor. Sosyal medya nereye gidiyor diye sormak yerine ”Yahu bu sosyal medya bizi nereye götürüyor?” diye soracağımız zamanlar geliyor.
Siz yine de sürekli sosyal medyada kalmayın, hatta sadece sosyal kalın en iyisi 🙂
