Nedir Bu TikTok Çılgınlığı?

Paylaşmayı unutmayın.

Teknolojik gelişmeler, mobil uygulamalar ve sosyal medya dahil olmak üzere hayatımıza adapte ettiğimiz her şey, insanlığın geleceği konusunda soru işareti bırakmaya yetiyor. Birçok ülkede yaygın olarak kullanılan ve neredeyse ihtiyaç boyutuna ulaşan sosyal medya platformlarını bir düşünün! Her platformun kendine has bir dili, kimliği oluşmuş gibi değil mi? Peki, biz bu bağımlılıkları, kullanım alışkanlarını düşünürken ne oldu? ”Bi elamet geldi, vuuuu!”. İşte yeni bir bağımlılık, yeni bir soluk ve yeni bir soru: TikTok!

Özellikle çevrimiçi ortamlarda sergilenen davranış ve tutumlar gerçekten ”gerçek” mi? Yoksa hep böyleydi ve bizler mi göremiyorduk? Bir başkasının yanında dikkat edilen ve çekinilen davranışlar, bir kamera ile kilometrelerce öteye yayılabilir ve siz yanı başınızda duran birinin gerçek yüzünü bir ekran aracılığı ile görebilirsiniz. Peki, TikTok neden ve nasıl böyle bir algı oluşturdu?

@gadgetdesk

TikTok Pazarlaması

Önce hala bilmeyen varsa (çoğunluk tarafından şanslı sayılabilirsiniz) biraz anlatalım.

Çin’de başlayan ve viral etkisiyle yayılan TikTok; mesajlaşma, video paylaşma, müzik indirme gibi özelliklerle bir paylaşım ağı olarak karşımıza çıkıyor. Windows, iOS ve Android sürümü ücretsiz olarak indirilebiliyor ve hatta çokça indiriliyor. O kadar indiriliyor ki, kısa sürede dünyanın en çok indirilen uygulamalarından biri olmayı başarıyor. ”Bu başarı nereden geliyor?” diyorsanız, hemen açıklayalım. TikTok uygulamasının yaratıcı şirketi ByteDance daha önce TikTok benzeri kullanılan Musical.ly’i satın alıyor ve bu iki uygulamayı birleştiriyor. Uygulama da Çin pazarında popüler olunca pek tabii fazla bir kullanıcıya ulaşıyor. Üzerine iki uygulama birleşiyor, reklam faaliyetleri başlıyor derken TikTok, dünyanın en başarılı firmalarını bile korkutan bir ivme yakalıyor. Girişimcilik dünyasından sıkça bahsediyoruz. O ince elenip sık dokunan yatırımlar, TikTok ile yükseldikçe yükseliyor. Hatta en değerli girişim olarak nitelendirilen Uber’i solluyor ve tahta oturuyor.

@factordaily

Tabii bir yandan ilgiyi nereye çekeceğini bilenler de var. İçeriklerini komedi ve cinsellik teması ile ilerletenler, yeterli izlenmeyi elde edeceklerinin farkında. TikTok ise bu içerikleri ön plana çıkararak hedef kitleyi kalbinden vuruyor elbette.

Türkiye’nin bilinmeyen bir yüzü açığa çıktı…

Şimdi bizim ülkeden pay biçelim. En çok kullandığınız uygulamaların reklamlarını düşünün! Bir reklama günde kaç kere maruz kalıyorsunuz? Tiktok buraya ciddi bir yatırım yapıyor ve siz uygulamayı indirene kadar, ne kadar ilgi çeken içerik varsa onu sunuyor. İzleyiciler ve içerik üreticileri kendi içinde bile parçalara ayrılıyor. Nasıl yani?

Kültürel olarak geçmişe ve hatta günümüze baktığımızda, istisnalar hariç bir baba figürü var. Bu geniş ya da çekirdek ailenin içinde bulunan, otorite sahibi baba; bir anda dans eden ve çocuk taklidi yapan birine dönüşüyor. Maaile evin içinde durduk yere dans etmeye ve şarkı söylemeye başlıyorlar. Akımlar, trendler, yeni dans figürleri, tuhaf replikler… Bir anda ekranlarda görmediğimiz ama gerçeğini bildiğimiz o evlere misafir oluyoruz. Mahremiyet sebebiyle akşamları perdeleri kapalı tuttuğumuz odalardan canlı yayınlar yapıyoruz. Instagram gibi kusursuzluğu, Twitter gibi bilgeliği ve mizahı sergilemeden de ünlü olunabileceğini görüyoruz. Çünkü artık normallik algısı kusursuzluk, bilgelik ve doğuştan mizah ile ilişkili gibi davranılıyor. Anormal olan ise sosyal medyada, televizyonda, gazete ve dergilerde hiç görmediğimiz ama yolda yanından geçtiğimiz insanların içinde.

Jack Wagner, TikTok hakkında bir açıklamada bulunuyor. ”Yetişkinler ne olduğunu öğreniyor ve oraya ulaşıyor fakat orada normal ve iyi bir yetişkin tarafından yapılmış bir tane içerik görmedim.” diyor. Normalliğin nerede olduğunu ya da neyin normal neyin anormal olduğunu inanın artık biz de bilemiyoruz.

Çin bu işi biliyor olabilir!

Yatırımlar geldi gelmesine ama sadece reklamlara mı harcandı? Tabii ki hayır. Ülke bazında karakter analizleri ve milyon dolarlık araştırmalar yapılıyor. Uygulamanın bu denli bağımlılık yapması ve kendini izletmesinin sebebi de sanıyoruz ki bu analizler. Nelerden hoşlanıyoruz? Nasıl içerikler üretiyoruz? Daha da önemlisi ünlü olmak istiyor muyuz? Andy Warhol’un da dediği gibi belki de ”Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak!” Söz şu zamanda söylenseydi sanıyoruz ki 15 dakika değil, 15 saniye olurdu.

@nbcnews

Kendini ifade etmek, takipçi kazanmak ve tutku dolu bir topluluk oluşturmak hatta ünlü olmak için sosyal medyanın gücünün kullanıldığını biliyoruz. Bu kısa formlu video klipler, kısacık saniyeler içinde sizin farkınızı ortaya çıkarmak için yetip artıyor. Oluşturulan içerik ne kadar absürt ise o kadar hızlı yayılıyor. Bir anda binlerce insan tarafından izlendiğinizi ve sizin sayenizde o insanların gülümsediğini düşünün. Sizi yolda görünce aklına o sahneler gelecek , sizi tanıyacak ve içeriklerinizi başkaları ile paylaşmak isteyecek bir kitle yarattınız, tebrikler.

Markalar bu yeni platformu nasıl değerlendirmeli?

Gelelim işin kazanç kısmına. TikTok’ta şimdilik reklam verme özelliği yok. Yani bir işletme hesabı ile sponsorlu içerik yayınlayamıyorsunuz. Bazı markalar pazarlama kampanyalarını ve kendi videolarını yayınlamak için kullansalar da henüz beklenmedik reklamlarla karşılaşmak mümkün değil. Markalar, TikTok gücünün farkında ve neler yapılabileceği konusunda değerlendirmeye açık duruyor. Fakat TikTok, reklam geliri olmadan da ilerleyebileceğini biliyor. ”Nereden biliyorsunuz?” derseniz, Sensor Towers’a göre; uygulama içi satın alımlarda kullanıcı harcamaları Ekim 2017 ile Ekim 2018 arasında% 275 artmış bile.

Bir yandan eğlendiren ve zaman harcatan uygulama bir yandan derin bir sorgulamaya maruz bırakıyor. Siz olumlu mu yoksa olumsuz mu bakıyorsunuz bilemiyoruz fakat bu başarı her açıdan takdire şayan. Şimdi birkaç video ile sizi baş başa bırakıp soruya gelelim. Sahi, nedir bu TikTok çılgınlığı?

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar