Türkiye’nin İlk Özel Alışveriş Kulübü Markafoni Neden Kapanıyor!
Markafoni: Özel Alışveriş Kulübü Olarak Hayata Geçirilen İlk Projeydi!
Türkiye’yi özel alışveriş konsepti ile tanıştıran ve çığ gibi büyüyerek alışveriş alışkanlıklarına yeni bir soluk getiren Markafoni, dünyaca ünlü moda markalarına ait giyim, ayakkabı, kozmetik, aksesuar gibi farklı kategorilerdeki ürünlerini “%90’a varan indirimlerle” sunarak çalışma hayatına başlamıştı. Davetiye ile üye kabul ederek hayatına başlayan Markafoni.com, güzel bir strateji kullanarak insanların ilgisini çekmeyi başarmış ve 2014 yılına kadar 7 milyon üyeye ulaşmıştı.
Markafoni 2008 Yılında Kurulmuştu!
2008 yılında Tolga Tatari, Sina Afra ve Ahmet Emre Sarı tarafından kurulan marka, 2010 yılında Facebook, Skype, Spotify gibi önemli şirketlere de yatırımcı olan Klaus Hommels’ın 11 milyon TL’lik yatırımını da alarak Türkiye’nin en büyük e-ticaret yatırımları arasında yerini almıştı. 2011 yılında çokuluslu medya ve e-ticaret platformları grubu olan Naspers ile ortak olarak %71.2 oranındaki çoğunluk hisseyi 200 milyon dolara satmıştı. Daha sonra 2014 yılında Naspers kalan hisseleri de satın alarak şirketin tek sahibi konumuna gelmişti. Tolga Tatari, Sina Afta ve Ahmet Emre Sarı’nın ayrılmasından sonra başa gelen HepsiBurada Genel Müdürü İlker Baydar, görevini bırakarak Markafoni CEO’su olmuştu.
Markafoni Nasıl Çalışıyordu? Nerede Yanlış Yaptı?
Hiç şüphesiz Türkiye’nin online alışverişi sevmesinin sebeplerinden biri de özel alışveriş kulüpleridir. Özel alışveriş kulübü deyince akla ilk olarak tabii ki de Markafoni geliyor. Çalışma sistemi ise şu şekilde işliyor. Özel kampanyalarda kaç ürün satıldıysa, ona göre markalar ürün gönderimi yapıyor ardından ürünler paketleniyor ve merkez binasının içinde yer alan Yurtiçi Kargo ofisinden, sipariş veren adreslere gönderiliyor. Bu çalışma şeklinde operasyonel maliyetler çok fazlaydı.
İki satırda anlattığımız tüm operasyon bundan ibaret değildi. Bir iş akışı olarak anlatmak gerekirse; öncelikle satınalma ekibi hangi tasarımcı ve markaların satılabileceğine karar veriyor. Karar aşamasından sonra markadan ürün numunesi isteniyor; ardından merkez ofisindeki fotoğraf stüdyolarında modeller hazırlanarak hızlı bir şekilde çekim yapılıyor. Görseller siteye ekleniyor; siparişler alındıktan sonra çalışılan markadan ürünler isteniyor; kargo ile müşterilere aktarılıyor. Bu süreç kolay gibi görünse de çağrı merkezinden paketlemeye bir sürü çalışan var. Her ne kadar genç ve dinamik bir kadro da olsa ekip büyüdükçe yöneticiler arttı ve çalışan maliyeti de bunlarla beraber oldukça yüksek rakamlara ulaştı. Operasyon maliyetleri artınca ürün fiyatları da arttı ve satışlar azaldı. Toplam ciro düştü ve bunun sonunda “yeterince kar edilemediği” gerekçesiyle Markafoni’yi kapatma kararı alındı.
Online Pazar Yerlerinin Etkisi
Özel alışveriş kulüpleri ilk zamanlarda çok cazip gelse bile artık insanlara cazip gelmemeye başladı. Türkiye’de ilk olarak Limango’nun kapanmasıyla başlayan bu geriye gidiş, dünyada da Amazon’un 100 milyon dolara satın aldığı BuyVip’in de bugün kapatılacağı bilgisiyle devam edeceğini hissettiriyor. Bunun en büyük nedenleri arasında online pazar yerleri gösteriliyor.
Gittigidiyor, HepsiBurada ve N11 gibi online pazar yerleri özel alışveriş kulüplerinin pazar payını oldukça etkiledi. Başlangıçta pazar payının büyük bir bölümünü kaptıran özel alışveriş kulüpleri ilgiyi tamamen kaybetmeye başladılar.
En büyük sorulardan biri; Markafoni gibi en büyük özel alışveriş kulüplerinden Trendyol bu konuyla alakalı kayda değer bir önlem alabilecek mi ya da bir değişikliğe gidebilecek mi?
İşte sitesinde yapılan açıklama
Sina Afra’dan Açıklama:
Kapanma üzerine Markafoni’nin eski kurucusuna gelen sorular sonunda Sina Afra’dan açıklama geldi.
Açıklama şöyle:
“Kurucuları arasında yer aldığım Markafoni’nin, faaliyetlerine son vereceğini duyurduğu andan itibaren başta basın sektöründen olmak üzerek pek çok dostumdan görüş talebi aldım. Bu konuda bir bilgi kirliliği bulunduğunu gördüğüm için kısa bir açıklama yapmak istedim.
Markafoni’yi 2008 yılında ortaklarım Tolga Tatari ve Ahmet Emre Sarı ile birlikte kurduk. Türkiye’de e-ticaret alanındaki standartları belirleyen ve bizler için halen çok büyük gurur vesilesi olan bir başarıya imza attık.
Dünyanın önde gelen internet ve medya şirketlerinden Naspers (MIH Allegro), 2011 yılında Markafoni Grubu’nun çoğunluk hissesini satın aldı. Anlaşma kapsamında, anlaşmanın üçüncü yılının sonunda kurucu ortaklar ve Naspers arasında hisse devrinin yapılması öngörülüyordu. 2011-2014 yılları arasında Markafoni’nin cirosu 4 kat büyüdü.
Markafoni’nin kurucu ortakları olarak, 2014 yılında geri kalan hisselerimizin tamamını Naspers’a sattık ve şirketten tamamen ayrıldık. Dolayısıyla 2014’ten bu yana Markafoni ve yönetimiyle ilgili herhangi bir görevim, yetkim ve tasarrufum olmadı.
Markafoni’nin faaliyetlerinin sona ermesinden üzüntü duymakla birlikte, bu kararın sebeplerine ilişkin soruların doğru adresi olmadığımı bu bağlamda hatırlatmak istedim.”
Ve Naspers’dan Da Açıklama Geldi!
Naspers şirketi ise; Türkiye’deki yatırımın kapatılması yönündeki kararın sadece Markafoni özelinde olduğunu, bunun da iş modellerinin diğer ülkelere göre farklı oluşundan kaynaklandığını belirtti.
Markafoni ilk kapanan değildi!
Özel alışveriş kulubü konseptiyle ortalıkta kasırgalar estiren ve başlangıçta hızlıca alışveriş severlerin sevgilisi haline gelen bu e-ticaret firmalarından ilk kapanan Markafoni değildi. Firma, sadece başlamış olan çözülmenin bir parçası olarak kapanma kararını aldı. Öncesinde ise yine severek ve hatta birbirimize önererek kullandığımız Unnado, Evim, Bingomingo, Duybuyday, Limango, Butikbebe, Paramini, Clubboon, Alamarka gibi e-ticaret firmaları aramızdan ayrılanlar olmuştu.