E-ticaret Covid-19 Süresinde Nasıl Bir Sıçrama Yaptı?
Yıllar bazında sürekli bir artış eğiliminde olan E-ticaret sektörü covid-19 sürecinde her birimizin imdadına yetişti. Belki bazılarımızın ön yargılarını kırdı. Dünya genelinde uygulanan belli alanlardaki kısıtlamalardan dolayı kurtarıcımız olan sektör şüphesiz ki en büyük sıçramasını bu dönemde yaptı.
E-ticaret Covid-19 Süresinde Nasıl Bir Sıçrama Yaptı?
Tedarik zincirlerindeki yavaşlamalar ,perakende sektörünün durma noktasına gelmesi ,fabrika ve üretim alanlarındaki önlemler dolayısıyla birçok firmada bu dönemde satışlarını e-ticarete taşımıştır.
Peki E-ticaret sektörü bu döneme gelene kadar ne gibi süreçler atlattı ve şuan hayatımızın vazgeçilmezi oldu.
E -ticaret Nedir?
Hepimizin bildiği gibi e -ticaret aslında klasik pazarlama karması faktörlerinin kalıplaşmış Pazar ve müşteri kavramından sıyrılarak internet üzerinden yönetilmesi, yürütülmesi işlemidir.
E -ticaret aslında B2C(Business To Costumer ) yada B2B (Business To Business) perakende odaklı bir satış fonksiyonudur.
Kalıplaşmış pazar kavramının faktörleri olan yer ve zaman etkeni ortadan kalkmış ve yerini 7/24 açık olan ,hizmet veren bir sanal dükkana bırakmış diyebiliriz.
Örneklendirecek olursak bir ayakkabı almak istiyorsunuz fakat günlerden Pazar ve çoğu yerleşik dükkan kapalı ve denemeden almak istemiyorsunuz . Klasikleşmiş olan bu alışkanlığa karşı olarak sürekli açık olan bir İnternet sitesinden aynı ayakkabıyı denemeden alabilirsiniz ve numarası olmadığı takdirde belirli bir sürede değişim işlemi başlatabilirsiniz.
Bu işlemi yapmak belki de 10 dakikanızı alacak yada almayacak. Zaman ve mekan faktörü ortadan kalktığı için gününüzü dükkan dükkan dolaşarak geçirmek yerine daha farklı şeyler yapabilirsiniz.
E -Ticaretin Ortaya Çıkışı
E- ticaretin ortaya çıkışı aslında çok yeni gibi geliyor. Fakat E- ticaret internetin ortaya çıktığı andan beri kullanılmakta. Tabi pasif olarak kullanılmakta demek daha doğru olur. Çünkü hayatımızda bu kadar yer edinememişti.
İlk kurulan e -ticaret platformları hepimizin bildiği aşina olduğumuz iki şirket Amazon ve eBay 1995 yılında kurularak ilke imza attılar ve hala e-ticaret sektörünün en büyük şirketlerinden olma özelliğini taşıyorlar. 1999 yılına gelindiğinde Çin merkezli olan Alibaba şirketi kurulmuş ve Amerikan öncülüğündeki bu pazara giriş yaparak o da bir ilki gerçekleştirmiştir.
Ülkemize e -ticaretin gelmesi 1998 yılında olmuştur. Ülkemizde ilk faaliyete başlayan e -şirket hepsiburada.com’dur .Aslında Çin gibi bir dünya devinden daha önce faaliyet göstermeye başlamamıza rağmen henüz dünya e -ticaret sektöründe ön sıralarda değiliz .
Gelecek yıllarda bu sektörde söz hakkı elde edebileceğimizi umuyorum. Özellikle tüm sektörlerin e -ticarete başlamasıyla beraber.
E-ticaret alanındaki ilk işlem 1996 yılında yapılmıştır.
Fakat daha öncesinde günümüzde hala kullanılan bir yazılım dili olan HTML 1986 yılında geliştirilmeye başlanmıştır.
Bununla beraber eklenen yeni özellikler sayesinde görünürlük kazanan internet siteleri, daha fazla ziyaretçi çekerek bu pazarı geliştirmeye başlamışlardır.
Geçmişte kapalı bilgisayar ağları üzerinden gerçekleştirilen e-ticaret işlemleri günümüz sistemiyle karşılaştıracak olursak güvenli fakat maliyeti yüksek işlemlerdi. Günümüzde, açık bilgisayar ağı olan internet kullanılmasıyla beraber elektronik ticaret daha da yaygınlaşmıştır.. İnternet aracılığıyla, artık kapalı yapıdan açık yapıya geçerek küreselleşen ağların getireceği avantajlardan yararlanılmaktadır.
Özellikle KOBİ’ler(Küçük Ve Orta Ölçekli İşletmeler ) için dünya ticaretinde daha fazla yer almalarına ,görünür olmalarına imkan sağlamıştır.
E-Ticaretin Avantajları
Avantajları o kadar çok ki sanırım dezavantajlarını kompanse edebiliyor diyebiliriz.En önemli avantajlarından biri bence daha önce de dile getirdiğimiz gibi zaman ve mekan faktörü olmadan 7/24 iletişim kurmaya ,ticaret yapmaya olanak sağlaması.
E-ticareti bu kadar gözde kılan unsurlar arasında; e-ticaretin, şirket ile hedef kitlesi arasındaki doğrudan ilişki sağlaması, pazarlamacılara istedikleri bilgileri sunması, hızlı ve düşük maliyetli olması ve tüm bunların elektronik ortamda yapılıyor olması sayılabilir.
Diğer olumlu unsurları şu şekilde sıralayabiliriz :
Tüketici ile daha rahat etkileşim, anında geri dönüş, dikkat çekicilik, küresel pazarla tanışma, 24 saat hizmet ve anında satış.
Normal koşullarda ortalama 10 yıl alan markalaşma süreci, elektronik ticaret sayesinde 2 yıla inmiş durumdadır. Bugün “Dünyanın en büyük 500” şirketi listesinde bundan birkaç yıl önce kurulmuş olan onlarca e -şirket yer alıyor.
Etkisi küresel olan İnternet ekonomisi, hem ticaret hem de siyaseti etkiler. Tüm dünya çapında, iş dünyasının önderleri, kendi şirketlerinin ayakta kalma ve rekabet edebilme yetilerinde İnternetin oynadığı rolü kabul etmektedir. Şirketlerin, bu yeni ekonomide rekabet edebilmek için İnternetin gücünden yararlanma gereksinimi ortaya çıkmıştır.
E -Ticaretin Yıllar Bazında Hacimsel Olarak Değerlendirilmesi
İlk kullanılmaya başladığı dönemlerde hem güven hem de çeşitlilik bakımından mesafeli yaklaşılan e -ticaret sektörü, 2000’li yılların ortasından itibaren sürekli olarak yükselen bir eğri çizmiştir.
UNCTAD 2000 yılında ilk e -ticaret raporunu yayınlamıştır.O zaman e -ticaret hacmi 65 milyar dolardır. Yıllar bazında sürekli artmaya devam eden e -ticaret hacmi içinde bulunduğumuz 2020 yılında , Covid-19 salgınıyla beraber yılın ilk aylarında sıçrama yaptı.2019 raporuna göre 3,5 trilyon dolara ulaşan e -ticaret hacmi salgınla beraber 2019 rakamını da geçmiş olabileceği düşünülüyor. Henüz 2020 raporu açıklanmadı. Fakat Google gibi şirketler istatislikler bazında yorumlamalar yapmaya ve e-ticaret hacminin 2020 yılı için beklenenin çok üstünde olduğunu söylemekteler.
