Avrupa, Amerikalılar ve Starbucks 1.Selim’e Çok Şey Borçlu
Avrupa ve Amerikalılar ve Starbucks 1.Selim’e Çok Şey Borçlu – Amerika’nın ünlü gazetelerinden biri olan The Washington Post’ta yayınlanan ve “Tüm dünyada kahvenin aslında bir Osmanlı tarihi olduğu” anlatılan yazı, 1 Ekim Dünya Kahve Günü’nde gündeme gelerek Avrupa ve Amerika için Osmanlı İmparatorluğu’nun öneminin altı çizildi.
Avrupa ve Amerikalılar ve Starbucks 1.Selim’e Çok Şey Borçlu
Günümüzde kahve, her yaşta insanın hemen hemen her saatte tükettiği bir içecek haline gelmiştir. Hızlı yaşam temposuna ayak uydurabilmek ve çalışma saatlerinin artmasıyla çoğu insan vücutlarını dinç tutmak için kahve alışkanlığı ile yaşam döngüsünü devam ettiriyor. Bu alışkanlık sayesinde yeni bir sektör haline gelen kahve, Starbucks gibi kahve markalarının doğmasına neden oldu. Kahve, Amerika merkezli birçok kahve zincirinden dünyaya yayılmışsa da, kahve severler kahvenin temelinin nereden geldiği bilinmeyebilir. Tarih profesörü Alan Mikhail, Amerika ile Protestanlık ve Osmanlı İmparatorluğu’nun, kahvenin kökeni hikayesini de Washington Post’ta yayınlanan makalesinde anlattı. Bir anlamda tarihle hesaplaşma gibi olan makalede, Osmanlı İmparatorluğu’na iade-i itibar olarak da görülebilir. Osmanlı İmparatorluğu’na övgülerin yer aldığı makale, aslında Osmanlı kültürünün neredeyse Avupa’da ve Amerika’da dokunduğu her yere hayat verdiğinin de anlatımı olarak göze çarpıyor.
“Kahve Aslında Dünya Çapında Bir Osmanlı Hikayesidir”
Yazıda, “I. Osmanlı İmparatorluğu ekonomisini Selim döneminden 18. yüzyılın başlarına kadar iten faktörlerden biri de küresel kahve ticaretinin kontrolüdür. Aslında, kahveyi Yemen seferi sırasında fark eden, Sultan Selim’in ordusuydu Osmanlılar bu tahıllardan nasıl içecek yapılacağını keşfetmiş ve sadece kahve içmek için odalar inşa etmiştir. Biz Amerikalılar (ve tabii ki Starbucks sahibi Howard Schultz), Osmanlı Sultanı I. Selim’e kahvehanelerine teşekkür etmeliyiz” İfadeleri kullanıldı.
Osmanlıları dünya tarihi anlatımının dışında tutan Avrupalıların sorgulanması gerektiğini belirten makalede, “Bugün Amerika’da İslam, ‘Batı’ olarak gördüğümüz iktidara tamamen karşı ‘tehdit edici bir öteki’ olarak tasvir edilse de, aslında tarihimizin ve kültürümüzün ayrılmaz bir parçası ve zengin geçmişimizde yapıcı bir güçtür. Amerika, Protestanlık ve kahvede hepsinin Müslüman tarihi vardır. Ülkemiz, ABD ve dünya aslında oldukça Osmanlı ”olarak değerlendirildi.