Alışveriş Vurgununa Son Verecek 10 Şahane Öneri

alışveriş

Paylaşmayı unutmayın.

Hemen hemen her gün süpermarketleri ziyaret ediyoruz. Alışveriş sepetlerimizi dolduran ürünlerin büyük çoğunluğunu ise gıda maddeleri oluşturuyor. Peki yiyeceklerinizi alırken küçük stratejiler uygulamak hiç aklınıza geldi mi? Görünüşte önemsiz hatta basit gibi görünen bazı ipuçları ile bütçenizi aşmayacak şekilde alışverişlerinizi yönetebilirsiniz. Hadi birlikte bu altın önerilere göz atalım!

1) Ürünlerinizi Alırken Sıralamaya Dikkat Edin

Alışveriş sepetinizi tıka basa doldurmadan önce sebze ve meyve bölümünden ihtiyaçlarımızı alırsak pahalı ve sağlıksız yiyeceklere kesinlikle daha sınırlı yer kalacaktır. Bu sayede hem daha uygun fiyatlı gıdalar almış hem de sağlığınızdan ödün vermemiş olacaksınız. Tıka basa dolmuş bir sepeti doldurma çabası içine girme isteğiniz yoksa tabii😊

ucuz alışverişin sırları

@brightside

2) Sıklıkla Aldığınız Ürünlerin Fiyatını Unutmayın

Düzenli olarak satın aldığınız ürünlerin fiyatlarını ezberler veya not ederseniz hem sahte satış fiyatlarından korunursunuz hem de indirimlere hakim olabilirsiniz. Unutmayın planlı alışveriş her zaman bütçeniz için artı puandır.

ürün fiyatları

@brightside

3) Menülerinizi Düşünün, İlerisini Planlayın

Alışveriş yapmadan önce o günün menüsünü ve ileriki günlerde yapılacak menüleri, zihninizde planlayıp buna uygun nokta atışı malzemeler alın. Öngörüsüz bir şekilde çıkmak, gereksiz malzemeler almanıza ve bütçenizde sarsıntılara neden olacaktır.

ucuz gıda ürünleri

@brightside

4) Ürünlerin Ağırlıklarını Kontrol Edin

Rafta iki benzer büyüklükte tereyağı olduğunu düşünelim ve biri diğerinden daha ucuz. Daha az maliyeti olanı almak için kesinlikle acele etmeyin! Öncelikle, ürünlerin ağırlıklarını kontrol edin. Maliyeti diğerine göre daha fazla olan ürün ağırlık olarak da diğerinden üstün olabilir. Dolayısıyla fiyat/ağırlık oranı açısından, daha ucuza kıyasla daha fazla olanı almak çok daha mantıklı ve faydalı olacaktır.

ürün alırken dikkat edilecek noktalar

@brightside

5) Mağazanın Kendi Markalarını Görmezden Gelmeyin

Hemen hemen çoğu süpermarket, kendi markasını kullanarak da ürün satar. Bu markalar biz tüketicilerin ilgisini pek çekmese de bilindik markalara oranla maliyetleri çok daha düşüktür. Aynı zamanda ürünleri karşılaştırırsak kalite olarak tanınmış markalardan aşağı kalır yanları yok diyebiliriz. Tek farkı daha cazip bir sunum, renkli ve ilgi çekici çeşitli ambalajlar. Aynı zamanda da kendinden sıkça söz ettirmiş markaların ürünleri olması.

marketin kendi markası olan ürünler

@brightside

6) Yeni Ürünler Denemekten Korkmayın

Tüketiciler olarak çoğumuz, farklı markalar denemekten çekinip tek bir markaya bağlı kalıyoruz. Daha düşük fiyatlarda olan ürünlerin her zaman aldığımız markayla benzer kalitede olabileceğini düşünemiyoruz. Bu noktada kesinlikle denemekten korkmayın. Belki de tasarruf amacı sayesinde daha sağlıklı ve lezzetli gıdalar keşfedeceksiniz. Kim bilir…

tanınmamış markaların ürünleri

@brightside

7) Rafın Doğru Kısmından Seçim Yapın

En taze ürünleri bulabilmek için daima rafların arkasına bakmakta kesinlikle yarar var. Mağaza çalışanlarının çoğunun, son kullanma tarihi geçmek üzere olan yiyecekleri ön raflara koyduğu bilinmektedir. Bu sebepten ötürü daima rafların en arka taraflarından yiyeceklerimizi almalı ve yine de önlem amaçlı tarihlerini kontrol etmeliyiz.

son kullanım tarihi geçmiş ürünler

@brightside

8) İndirimleri Takip Eden Uygulamalar Yükleyin

Size en yakın süpermarketlerdeki indirimleri takip etmenize olanak sağlayan, bilgi veren özel uygulamalar her zaman mevcuttur. Bu tür uygulamalar sizin için en iyi teklifleri sunmanın yanı sıra mağazalardaki aynı ürünlerin fiyat karşılaştırmalarını yapmanız için de olanak sağlar.

marketler için mobil uygulamalar

@brightside

9) Ucuz Ürünlerden Kaçınmayın

Çeşitli tahıllar, şeker, tuz ve baharat ve benzeri ürünler çok daha makul fiyatlarda satılabilir. Kalite olarak sıradan paketlenmiş bir toz şeker, cazip ambalajlarda satılan ürünler kadar iyi olabilir. Aradaki tek fark daha önce bahsettiğimiz gibi göz boyayan ambalajlarla tüketiciye sunulmasıdır.

ürünlerde ambalajın önemi

@brightside

10) Pazarlama Hilelerine Düşmeyin

“E vitaminli bitkisel yağ”, “GDO’suz tuz” ve sarısı daha yoğun ve turuncu renkte yumurta… Bütün bu pazarlama hileleri satışlarda hatırı sayılır bir etkiye sahiptir. Fakat bu ürünleri alırken gerçekten özel ürünler olup olmadığını düşünüyor muyuz ya da araştırıyor muyuz? Birçoğumuz bunları yapmıyoruz ve bu ürünlerin gerçekten “özel” olduklarını düşünüyoruz. Oysaki E vitamini, ayçiçeği tohumlarında bulunur dolayısıyla ayçiçek yağında bulunması da oldukça doğal bir durumdur. Öte yandan GDO yalnızca bitki ve hayvan kaynaklı gıdalarda bulunabilir. Tuz ise bu tanımın dışında kalan bir üründür. Turuncu ve sağlıklı renkte yumurta sarılarına gelince, üreticiler bunu tavuk yemine özel bileşenler ekleyerek de pek tabii gerçekleştirebilirler. Kısacası özel diye tanımlanan ürünler her zaman çok da özel olmayabiliyor. Sağlığı ve doğallığı kullanarak, sadece müşterilerin gözünü boyamayı hedefleyen bu pazarlama hilelerine düşmemeniz gerekli, bizden söylemesi 😊

pazarlama hileleri

@brightside

Yaşamanın bu denli pahalı olduğu bu dönemde bu tarz önerilere ihtiyacımız olduğu aşikar. Dikkate almanızı şiddetle öneririz. Sağlıkla kalın!

Kaynak

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar