2017 Yılının Benzersiz Deneyimleri
2017’ye damga vurmasını öngördüğümüz teknolojileri ve bu teknolojilerin bizlerle nasıl iletişim kurduğunu incelemek istedik. İşte markaların 2017’de takip etmeleri gereken trendlerden ilki; Benzersiz deneyimler sunmak. Bu doğrultuda sanal gerçekliğin fiziksel dünyadaki yerini biraz değerlendirelim.
Sanal Gerçeklik vs Fiziksel Gerçeklik
Günümüzde, bambaşka deneyimler yaşamak artık normalleşti. Bunu normalleştiren ise, gelişen teknoloji hızının baş döndürüyor olması. Kendimizi bir anda, bize sürekli benzersiz deneyimler yaşatmaya adamış gelişimler içinde bulduk. Çağımızın, işte bu en çok rağbet gören teknolojilerinden biri olan sanal gerçeklik (Virtual Reality-VR), yapay zekanın bize getirdiği farklı bir deneyim. Görevi, bizi zaman ve mekan kavramından uzaklaştırarak, gerçek dünyadan farklı bir dünya içinde olduğumuzu hissettirmektir.
Fiziksel olarak var olan gerçekliğin sanal gerçeklik ile perdelenmesi, insana farklı bir boyutta yaşamanın verdiği zevkten dolayı gittikçe vazgeçilmez olmaya başlamış durumda. Çok değil en fazla üç yıl içinde bu iki gerçeklik ayırt edilemez hale gelecek. Yani sanal gerçeklik, fiziksel gerçekliğe adeta meydan okuyor.
Gerçek Dünyanın Sunduklarından Daha Fazlası…
Bu sınırların belirsizleşmesine, artırılmış gerçeklik (Augmented Reality-AR) teknolojisinin buluşu ile bir adım daha yaklaştığımızı hatırlatmak isteriz. Sanal gerçeklikten farkı ise tamamen sanal bir dünya içerisinde olmayışımız. Çok daha heyecan verici olarak, gerçek dünyanın üzerine bir katman giydirilmiş olduğunu düşünün. İşte o katmanda bulunan sanal nesnelerin ise gerçek dünya ile etkileşimde olduğunu! Bu inanılmaz deneyime en güzel örnek olarak, bir fenomen haline gelmiş “Pokemon Go” oyunu verilebilir.
Tüketici Deneyimini Benzersiz Kılan Markaların Ürünleri Tercih Ediliyor
Sanal gerçeklik teknolojisi, birçok alanda kullanılırken öyle alanlar var ki, o noktalarda vazgeçilmez olma yolunda ilerliyorlar. Bunlardan biri de şüphesiz sanal gerçeklik oyunları. Bu işi en iyi yapanların arasında PlayStation VR, Oculus Rift ve HTC Vive gibi öncüler geliyor.
Yine sanal gerçeklik kullanılarak belki komada olan bir insanın neler hissettiğini ve neler yaşamak istediğini görebileceğiz.
Bir diğer örnek ise tasarım ve eğlence alanından gösterilebilir. Bu kez devreye artırılmış gerçeklik giriyor. 3 boyutlu olarak tasarlanan bir materyalin 1:1 ölçekte nasıl göründüğünü uygulamaya geçmeden önce gerçek bir nesne gibi hayata aktarabiliyor, evinize alacağınız halıyı almadan yerde serilmiş gibi görebiliyor hatta duvarları boyamadan önce hangi rengin evinize daha çok yakıştığına karar verebiliyorsunuz!
İşte bu noktada sanal dünya ve gerçek dünya arasındaki çizgiler belirsizleşiyor. VR teknolojisi gerçek ile hayal arasında somut bir geçiş halini alıyor. Böylelikle, dijital pazarlama alanında ürünlerini satmadan önce deneyimleme fırsatı veren, tüketici deneyimini benzersiz kılan markaların ürünleri tercih ediliyor.