Bilimsel İnceleme: Zamanda Yolculuk
Zaman yolculuğu yüzyıllardır insanoğlunun dikkatini çekmeyi başarıyor. Bu yazımızda zaman yolculuğu kavramını bilimsel bir şekilde inceleyeceğiz. Bu kavramı anlayabilmemiz için öncelikli olarak zamanda yolculuğun bir tanımını yapmamız gerekiyor. Zamanda yolculuk; insan, hayvan, nesne ya da bilginin zamanın normal akışı dışındaki geçmişe ya da geleceğe transferi şeklinde tanımlanabilir.
Tam anlamı ile olmasa da aslında her gece gökyüzündeki yıldızlara baktığımızda bir zaman yolculuğuna şahit oluyoruz. Görmüş olduğumuz bu yıldızların görüntüsü bizlere oldukça uzak bir mesafeden geliyorlar. Bu mesafe oldukça uzak olduğu için Dünya’ya ulaşması da aynı oranda çok fazla zaman alıyor. Gece gökyüzünde görmüş olduğumuz bu yıldızların pek çoğu şu anda yok olmuş olabilirler. Her ne kadar bu yıldızlar bizlere yakınmış gibi görünseler de aramızdaki mesafe çok fazla olduğu için bu uzaklıkları ifade etmek için ışık yılı tabirini kullanıyoruz. Peki, ışık yılı nedir? Işık yılı; ışığın bir yılda almış olduğu mesafedir. Bu noktada zaman yolculuğunu kavrayabilmemiz için öncelikli olarak ışık hızını kavramamız gerekiyor.
Işık Hızı ve Albert Einstein
Dünyaca ünlü fizikçi Albert Einstein’a göre evrenin hız limiti, ışık hızıdır. Ona göre ışık hızına ulaşan ya da yaklaşan biri için zaman yavaşlar. Ancak bizlerin şu anki teknoloji ile ışık hızına ulaşması neredeyse imkansız. Bunda ise ışığın fotonlardan oluşuyor olmasının büyük bir etkisi var. Fotonlar kütlesizdir ve bu sayede saniyede 300. 000 km hızında hareket edebilirler. Kütlesiz bir şeyden daha kütlesiz bir şey olamayacağı için ışık hızını geçmek imkansızdır.
Işık hızını ulaştığımızı ve bu şekilde seyahat edebildiğimizi hayal edelim… Örneğin ışık hızında 50 ışık yılı mesafeye kadar yolculuk ettik ve yeniden Dünya’ya döndük. Döndüğümüzde zaman, sizin için yavaş aktığından sevdiğiniz insanların yaşlandığını ya da öldüğünü görebilirsiniz. Benzer bir şekilde 50.000 ışık yılı uzaklıktan Dünya’ya bakabilseydik Dünya’nın 50.000 yıl önceki halini görebilirdik. Işık yılını arttırarak geçmişten daha fazla görüntü alabilmek mümkün olurdu. Ancak elimizde şu anda böyle bir teknoloji olmadığından dolayı bunu yapmamız pek mümkün değil. Bilim insanlarının en büyük hayali ise bu yöntem ile Big Bang’in o ilk anından görüntüler alabilmek. Fakat bunu yapabilmemiz için şu an için imkansız.
Bu konular her ne kadar bir bilim kurgu gibi gelseler de aslında bunların pek çoğu kanıtlanmış teoriler.
Zaman Makinesinin İcadı
Teknolojinin çok daha fazla geliştiğini ve artık zaman makinesi sayesinde geçmişe ve geleceğe yolculuk yapabildiğimizi farz edelim. Zaman makinesi ile geçmişe ya da geleceğe gittiğimizde gitmiş olduğumuz o evren gerçekten bizim evrenimiz mi? Tam da bu noktada “Paralel Evrenler Teorisi” karşımıza çıkıyor. Teknik anlamda zamanda yolculuk yapmak aslında alternatif bir evrene yolculuk yapmak oluyor. Bunun ise pek çok sebebi var.
Pek çoğumuz Büyükbaba Paradoksu’nu duymuşuzdur. Bu paradoksa göre elimizde bir zaman makinesi var ve geçmişe dönüp büyükbabamızı öldürüyoruz. O zaman büyükbabamızı öldüren kişi kim oluyor? Eğer büyükbabamı öldürdüysem o zaman benim var olmamam gerekiyor. Mevcut paradoksun çözümü ile ilgili pek çok çözüm yolu var. Bunlardan en mantıklısı da paralel evrenler teorisi. Geçmişe gidip öldürdüğümüz kişi bizim evrenimizdeki büyükbabamız değil alternatif evrendeki büyükbabamız. Kendi evrenimizdeki büyükbabamız yaşarken aslında alternatif evrendeki büyükbabamızı öldürmüş oluyoruz.
Bu paradoks ile ilgili diğer bir konu da asla büyükbabamızı öldüremeyeceğimiz şeklinde. Şöyle ki geçmişe döndüğünüzde ne kadar uğraşırsanız uğraşın büyükbabanızı öldürmenize evren izin vermeyecektir. Ya bir şekilde kurşunu ıskalayacaksınız ya da silahınız tutukluk yapacak veya vursanız bile büyükbabanız ölmeyecek. O yüzden de hiçbir şekilde büyükbabanızı öldüremeyeceksiniz.
Zamanda Yolculuk Konulu Filmler
Back to The Future (Geleceğe Dönüş): Sinema tarihinde kült hale gelmiş olan filmde geçmişe dönüp anne ve babasının tanışmasına şahit olan gencin yanlışlıkla onları ayırma noktasına gelmesi ve bunu bir şekilde düzeltmeye çalışması anlatılıyor.
Synchronicity: Oldukça düşük bir bütçe ile çekilmiş olmasına rağmen oldukça kaliteli bir senaryosu olan bu filmi kesinlikle kaçırmayın.
Predestination: Zamanda yolculuk ile ilgili paradoksları seviyorsanız Predestination’ı kesinlikle kaçırmayın. Bilim kurgu alanında gerçek anlamda zihinleri zorlayan filmlerden bir tanesi. Büyükbaba Paradoksu konusunda da bir örnek isterseniz bu filmi önerebiliriz.
The Terminator: Yapay zeka ile zamanda yolculuğun harmanlandığı bir bilim kurgu kültü. Hala izlemediyseniz kesinlikle izlemeyi ihmal etmeyin.
About Time (Zamanda Aşk): Hem zaman yolculuğu hem de aşk olsun diyorsanız bu film tam size göre. Romantik türünde fantastik bir film izlemek isteyenler kaçırmasın.
Project Almanac (Sonsuzluk Projesi): El kamerası tekniği ile çekilen bilim kurgu filmi daha çok gençlik filmi diyebiliriz. Filmde el kamerası tekniğinin kullanılmasının sebebini ise son sahnesinde anlayabiliyoruz.
