Gelecek Senin Elinde: Plastik Atıklar

Paylaşmayı unutmayın.

Dünyanın sonunu düşündüğümüz kadar yaşadığımız dünyaya verdiğimiz zararları düşünüyor muyuz? Bu yazı belki bunu herkese düşündürmeye yetmeyebilir ama birkaç kişi için bile farkındalık yaratabilirsek yeter! İçinde yaşadığımız gezegeni öldürmeyi bırakalım, hepimiz! Neler yaptığımızı ve neler yapabileceğimizi inceleyeceğimiz ”Gelecek Senin Elinde” serimizin ilk konusunu belirledik: Plastik atıklar!

İnsanoğlu hayatta kalabilmek için yüzyıllardır bambaşka yollar denedi. Vahşi hayvanlarla yaşayamıyorsa onlardan uzak bir yerde hayatını sürdürmek için göç etti. Soğuk bir iklim ona göre değilse daha ılıman, kurak bir iklime alışamıyorsa suyu bulabildiği yerleri kendisi için zimmetledi. Dünyanın sonu kimi korkutuyor ya da kimin umrunda değil bilmiyoruz; fakat içinde bulunduğumuz dünyayı yok etmek bizim harcımız değil, olmadı da!

İklim değişikliği ile ilgili yakın zamanda birçok habere rastlamış olabilirsiniz. Birçoğunun sadece bizi korkutmak için olduğunu da düşünüyor olabilirsiniz.

Kısa vadede gelmeyecek herhangi bir zarar sizi ilgilendirmiyor da olabilir ama en azından bir şeylerin değiştiğini fark etmenin zamanı gelmedi mi?

Birleşmiş Milletler, İklim Değişikliği Paneli’nde, iklim değişikliğine karşı acil adımlar atılmazsa küresel ısınmanın yakın gelecekte yeryüzünde yıkıcı etkilere yol açabileceği uyarısında bulundu. 2030 yılına kadar karbon emisyonlarının %45 azaltılmaması halinde, küresel ortalama sıcaklığın sanayi öncesi dönemlere göre 1,5 derece artmış olacağı belirtilen raporda, bu düzeydeki bir sıcaklık artışının tropik bölgelerdeki mercan resiflerinin %90’ının ölmesine, arktik buzul erimesi ile küresel deniz seviyesini birkaç metre yükseltecek kadar artmasına ve tarımsal alanlarda da ciddi hasarlara yol açacağına işaret etti.

Blue Planet’in ikinci sezonu ile okyanuslardaki plastik atık fazlalığını öğrenmiş hatta bunun için hazırlanan benzer birçok kampanyayı daha önce sizlere sunmuştuk. Bugün ise plastik kullanımına çözüm için ‘neler yapabiliriz’in altını çizip, kullanmadan önce neden iki kez düşünmemiz gerektiği tartışmasını başlatmak istiyoruz. İşe, okula ya da bir arkadaşınızın yanına giderken adı hiç de fark etmeyen bir kahveciden tek kullanımlık bardak alıyor musunuz? Ya da öğle yemeğinde paket servisi olan herhangi bir yerden yemek sipariş ettiğinizde bir yemeğin ne kadar plastik kullanımına yol açtığını düşünüyor musunuz? Bizce iki kere düşünmek için gerçekten zamanımız olmalı; çünkü tek görevimiz ne yazık ki onları geri dönüşüm kutusuna atmak değil! Üretim ve farkındalık için bazı çalışmalarla bu iklim değişikliğe ”Dur!” demek.

BBC’nin bu konu hakkında bazı önerileri var. Kulak verip en azından uygulamaya geçmeye hazır hissederseniz bu maddeleri lütfen göz ardı etmeyin!

1 – Yemek söylemek yerine bir beslenme çantasına yatırım yapın.

@dianegottsman

Plastikten kurtulmanın eğlenceli tarafları da olabilir. Eski günlerdeki gibi bir sefer tası ya da beslenme çantası hayal edip nostalji yaşadık bile. Tabii ki böyle olması gerekmiyor, fakat bir küçük çanta ile hem daha sağlıklı ürünlerle kendi yemeğinizi hazırlayıp hem de onlarca plastiğin bir yerlere atılmasını önleyebilirsiniz. Kendi taşınabilir çatal, bıçaklarınızla kırılma riski olmadan sert yemekleri bile kesebilirsiniz mesela 🙂 ”Bunlarla uğraşamam ki…” diyorsanız az önce de söylediğimiz gibi en azından iki kere düşünebilirsiniz!

2 – Kahveniz için her zaman kullanacağınız bir bardak edinebilirsiniz, bu reçel kavanozu bile olabilir.

@unsplash

Tek kullanımlık kahve bardaklarının birçoğu, onların geri dönüşümünü özellikle zorlaştıran gizli bir plastik kaplamaya sahiptir. Normal plastiklerin ötesinde uzun süre ısı ayarını korumak için özel maddelerle üretildiği için de geri dönüşüm süreci uzun yıllar sürmektedir. Tabii dönüştürülüyorsa!? Bir kahve sever olarak tarzınıza ve kendinize uygun olan bir mug ya da termosa bağlı yaşamak çok da zor olmamalı. Özellikle iş yeri ya da kalabalık alanlarda karton ve plastik bardaklar yerine cam bardakları tercih edebilirsiniz. Hijyen konusunda hassas olabilirsiniz ama 1 dakikadan az süren bir yıkama işlemi ile plastik tüketimini azaltacağınızı düşünün…

3 -Poşet yerine çanta tercih edin.

Poşet kullanımı yıllardır alışveriş kültürü haline gelse de kaçınılmaz değil. Bakkallar, marketler hatta süpermarketler derken bir alışveriş sırasında onlarca poşeti kullandığınızın farkındasınızdır. Bir kumaş çanta da aynı işlevi görebilir. Ya da tek kullanımlık, çabuk yırtılan poşetlerden ziyade alışveriş çantası edinebileceğimiz mağazalar da mevcut.

4- Balıkçılık endüstrisini değiştirecek farkındalıklar yaratın.

Pasifik Okyanusu’nda yapılan son araştırmalara göre plastikten üretilen balık ağları ve balıkçılık endüstrisi içindeki malzemeler atık yığınının %46’sını oluşturuyor. Plastikten üretilen pipetlerin bile %0.3 atık oranına sahip olduğunu düşününce işin ciddiyetini daha iyi kavrayabiliyoruz.

5- Hijyenik pedler için alternatifler üretin.

küresel ısınmaya dikkat çeken kampanyalar

@silviarita

Ortalama olarak bir kadın yaşamı boyunca 10.000’inden fazla hijyenik ped kullanıyor. Tabii burada unutulmaması gereken pedlerin yaklaşık %90 plastikten yapılmış olması. Üstelik bu pedlerin toplam 4 süpermarket poşeti kadar plastik içerdiğini biliyorsak iki kere düşünmekte fayda var. Çoğunlukla pamuklu ve suni ipekten yapılan tamponlarda bile polyester malzemeden yapılmış parçalar var. Tabii ki birçoğunda da plastik! Bu sebeple biraz eskiye dönüşle alternatifler yaratmak gerekiyor. Zor gelecek ama denemeye değer!

400 yıl boyunca kaybolması mümkün olmayan plastikler için yapabileceğimiz başka şeylerin olduğunu düşünüyorsan, biliyorsun biz her türlü fikre açığız.

Hep birlikte gelişmek için ”Sen Değiştir!”

Kaynak

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar