Yeni Stratejik Güç Konteyner
Yeni Stratejik Güç Konteyner – Pandemi hayatımızda birçok değişikliğe yol açtı. Hem bireysel olarak hem de toplumsal olarak. İnsanlık olarak kelimenin tam anlamıyla ikinci bir evrim sürecine girdik. Günlük yaşamımızı, bedensel ihtiyaçlarımızı, bağışıklık sistemimizi kısaca hayatımızı bir hastalığa göre düzenledik.
Dünya üzerinde yapılmakta olan ticaretlerde insanlık gibi pandemiden nasibini aldı diyebiliriz. Pandemiden önce özellikle denizyolu ticaretinde sıklıkla kullanılan konteynerler pandemiyle birlikte rafa kaldırıldı. Çünkü ticaret durma noktasına geldi. Arz talep dengelerinin bozulmasıyla birlikte 2008 yılında yaşanan ekonomik buhrandan bu yana en büyük kriz de başlamış oldu.
Yeni Stratejik Güç Konteyner
Konteyner sözlük anlamı olarak, uluslararası standartlara sahip taşımacılık sistemi içinde verimli, güvenli ve hasarsız bir şekilde malzeme taşıması için üretilmiş, yeniden kullanılabilir çelik kutu şeklinde yapılar olarak açıklanıyor.
Dünya ticaretinin neredeyse %90’lık kısmı konteynerler aracılığıyla yapılmakta. Peki bu konteyner krizi tam olarak ne?
Konteyner Krizi
Pandemiyle birlikte hem bireysel hayatımızda hem de dünyanın dinamiklerinde büyük değişiklikler oldu. Dünya genelinde ticaret yollarının kısa bir süreliğine kapanması bile bir felaket olarak nitelendirilirken ticaret yolları neredeyse aylarca minimum seviye de hizmet verdi.
Pandemi ilk ortaya çıktığında Çin ekonomisi dünyanın en büyük ekonomisi olma durumundaydı. (Şu anda da öyle diyebiliriz aslında) Çin birçok konuda artık dünyanın öncüsü diyebileceğimiz bir ülke haline geldi. Küresel ticarete konu olan birçok ürünün tekeli konumunda. Konteynerler da bu tekel mallardan sadece biri. Son yapılan analizlere göre dünya zerindeki konteynerlerin %80’lik kısmı Çin ‘de bulunuyor.
Peki dönelim bu krizin nasıl başladığına. Covid-19 pandemisinin etkilerinden diğer ülkelere göre en erken kurtulmuş olan ülke Çin. Ve ülke için lokomotif konumunda olan ticaret yollarında kullanılan yegâne ürün konteyner. Çin ülke üzerinde bulunan tüm konteynerleri virüsün etkileri azalır azalmaz rezerve ediyor. Akabinde konteyner fiyatları zirveleri görüyor.
Nakliye fiyatları geçen yıla oranla %100 ‘ün üzerinde arttı. Örneğin geçtiğimiz yıl bir konteyner kiralamanın maliyeti 1.500 dolar iken şu an 6 ila 9 bin dolar arasında değişiyor. Bu da kendi ülkesinde üretim yapamayan ve dışarıya yani ithalata bağımı olan ülkeleri daha da dar bir boğaza sokuyor. Aynı şekilde ihracat bazlı çalışan ülkeler içinde durum aynı .Çünkü ürettiğiniz bir ürün var fakat bunu maliyetinin altında satışa sunmak ne kadar mantıklı olurdu? Olmazdı. Dünya ticaretinin zirveye ulaştığı bir dönemdeyiz. Sürekli ticaret yollarında bir hareketlilik var. Fakat nakliye fiyatları aynı doğrultuda ilerlemiyor. Buna rağmen durdurulamaz bir sirkülasyon var. Örneğin pandeminin biraz daha etkisini kaybetmesiyle beraber dünya üzerinde konteynerlerle yapılan ticaret geçen yılın aynı dönemine göre %23 oranında artmış.
Ticaret Savaşında Son Durum
Özellikle bu dönemde ABD çok çok zor bir durumda kaldı. Çünkü Çin ile aralarında devam eden ticaret savaşı kelimenin tam anlamıyla daha da alevlendi diyebiliriz. Çin ihracatı pandemi döneminde de devam ettiği için konteyneri var . Fakat ABD ‘nin yok. ABD boş konteyner almak isteyen gemileri limana yanaştırmıyor. Çünkü boş konteynerin getireceği kar ile dolu konteynerin getireceği kar arasında dağlar kadar fark var.
Yeni Yatırımlar
Dünya genelinde konteyner üretiminde diğer alanlarda olduğu gibi yine Çin üstün bir konumdaydı. Konteyner krizinin ortaya çıkmasıyla beraber bu da bir kez daha tescillenmiş oldu. Diğer ülkeler de bu krize bir son vermek amacıyla konteyner üretimine başlamaya hazırlanıyor. Hatta bazıları başladı bile. Fakat bu krizin yakın bir gelecekte çözülmesi gerekiyor. Çünkü hem ithalatçı hem de ihracatçı malını satıp kar elde etmek istiyor. Mevcut navlunlarla (nakliye ücreti) bu imkansız bir olasılık. Haliyle bu durumda üreticiyi maalesef ki üretimi durdurmaya itiyor.