Başarılı İnsanların Boş Zaman Aktiviteleri
Her insan başarılı olmak ister. Bu yüzden çeşitli şekillerde geleceğine yatırım yaparak ulaştığı başarıları kaybetmeyip, daha çok başarı elde etmek için çabalar. Büyük veya küçük fark etmez, hayatımızın çoğu evresinde belirli hedefler koyup ona ulaşınca mutlu oluruz. Bu hedeflere giderken örnek aldığımız insanlar vardır. Acaba bu insanlar neler yapıyor da dünya standartlarında birer lider, sanatçı oluyor diye kendi kendimize soruyoruz. Cevabını almak için; günlük yaşamlarında neler yaptıklarını öğrenip kendi yaşantımıza uyarlayarak hedeflerimize ulaşmaya çalışıyoruz. Bazen kendimizi o kadar boğuyoruz ki boş zaman kavramını unutabiliyoruz. Fakat birçok başarılı sanatçı, iş adamı ve girişimci bizim yatırım olarak görmediğimiz, çok basit alışkanlıklara günlük yaşantılarında ağırlık vererek, tahmin bile edemeyeceğimiz yaratıcılığa ve bilgiye ulaşıyorlar. Onlar, kendilerine hedeflerine ulaşmada yardımcı olan rutin olarak boş zaman aktiviteleri yapıyorlar.
Warren Buffett’den Bill Gates’e birçok başarılı insanın hayatında bulunan bu “Nedir bu boş zaman aktiviteleri?” diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. Şimdi bu 6 bileşik zaman aktivitesine (Şuan küçük bir yatırımla ve zamanla şaşırtıcı derecede büyük getiriler getiren etkinlikler) göz atalım.
1. Günlük Tut
“Yazmak her şeyin ilacıdır.” sözü çoğumuza efsane gibi gelir. Nasıl faydası olabilir, diye düşünürüz. Fakat çoğu başarılı insan gün içerisindeki hedeflerini not etmektedir. Çünkü yazmak düşüncelerimizin, planlarımızın ve deneyimlerimizin zihnimizde netleşmesine yardımcı olur. Düzen ve anlam getirmesi, bilgi ve keşif için güçlü bir araç haline gelir. Ayrıca düzinelerce, birbiriyle ilişkili parçaya sahip olan karmaşık konularda yazarak, düşünme kabiliyetimizi arttırabiliriz.
Örneğin Benjamin Franklin, her sabah kendisine “Bugün ne yapacağım?” diye soruyor ve not ediyordu. Akşam döndüğünde “Bugün ne yaptım?” diyerek, yapması gereken şeylerde ne kadar ilerlediğini gözlemleyebiliyordu. Steve Jobs da aynı şekilde sabah aynanın karşısına geçerek, “Bugün gerçekten ne yapmak istiyorum?” diye soruyor ve not ediyordu.
2. Öğle Uykusu
Çok şaşırtıcı değil mi? O kadar iş varken nasıl uyuyabiliriz. Hatta gece bile uyumayıp işleri yetiştirmemiz gerekiyor, diye düşünüyoruz. Fakat on yıldan fazla süren, Sara Wedrick tarafından yürütülen bir araştırmanın sonucunda, gün içerisinde bir veya bir buçuk saat uyumanın verimliliği ve yaratıcılığı arttırdığı sonucuna varılmıştır. Albert Einstein her gün Princeton’daki bürosundan çıkıp eve gelerek, öğle yemeğini yer ve ofisine geri dönmeden birazcık uyurdu. Aynı şeklide Edison da her gün 3 saat kadar işlerine ara verip uyuyordu. Ayrıca modern bilim de uykuya dalmanın bizi daha verimli ve aynı zamanda daha yaratıcı kıldığını doğrulamıştır.
3. Yürüyüş
En iyi sanatçılar günlük rutinlerine yürüyüşü ekliyorlar. Çünkü yürüyüş yapmak zihin ve bedeni tazeleyerek yaratıcılığı artırıyor. Charles Dickens, her gün düzenli yürüyüş yaparak tarihe adını yazdıracak, kışkırtıcı yazılara imza attı. Charles Darwin günde iki kere yürüyüşe çıkıyordu. Bunları göz önüne alarak hayatımıza ekleyeceğimiz en önemli bileşik zaman egzersizi yürüyüş olacaktır. Ayrıca yürüyüş yapmak, ömrümüzü uzatabilir. 65 yaş ve üzeri yetişkinlerin, 12 yıllık bir çalışma sonucunda günde 15 dakika yürüyüş yapmasının, ölüm oranını %22 azalttığı sonucuna varıldı.
4. Kitap okumak
Her alanda en iyi performans gösteren kişiler, bu yüksek güçlü fakat düşük maliyetli öğrenme yöntemi olan kitaptan yararlanmaktadırlar. Kitap okumak hafızayı geliştirir, empati yeteneğimizi artırır ve hedeflerimize ulaşmamıza yardımcı olur. Ayrıca kitap, bilgiye ulaşabileceğimiz en düşük maliyetli araçtır. Elde ettiğimiz bilgilerin şuan için çok bir getirisi olmasa bile, bileşik faiz gibi ileride şaşırtıcı derecede büyük getiriler sağlayacaktır.
Theodore Rosevelt, meşgulken günde bir kitap, boş bir akşam geçirdiğinde ise günde iki kitap okuyordu. Milyarder girişimci Mark Cuban, günde zamanının 3 saatten fazlasını kitap okumaya ayırıyordu. Aynı şekilde kitap sevenlerin arasında ABD başkanlarının listesi de uzundur.
5. Çevre ile İletişim
Deneme yazarı Joshua Shenk, “İki yetenek: Yaratıcı çiftlerde yenilikçiliğin esasını bulma” başlıklı yazısında, yaratıcılığın temelinin bireysel değil toplumsal olduğunu savunuyor. Sürekli çevresiyle etkileşim içerisinde bulunan kişilerin yaratıcılığı daha yüksektir. Örneğin uzun süren yürüyüşler sırasında psikolog Daniel Kohneman ve Amos Tversky, Nobel ödülü kazanan “Davranışsal Ekonomi” teorisini geliştirdiler.
DNA yapısının ortak keşfedicilerinden Francis Crick ve James Watson, hem bürolarını paylaşıyorlardı hem de öğle yemeklerinde sürekli fikir tartışıyorlardı. Bu örneklerden şu sonuca varabiliriz: Bir konu üzerinde bir insan, tüm fikirleri yürütemez. O yüzden çevre ile iletişim içerisinde kalmak, yaratıcılığımızı üst seviyeye çıkartacaktır.
6. Deneyim
Hayatımız boyunca birçok konuda birçok olay deneyimlememiz, deneyimlediğimiz her olaydan öğrendiklerimiz her şeyden değerlidir. Elde ettiğimiz deneyimler kendimizi tanımamıza yardımcı oluyor. Ayrıca şuan elde ettiğimiz her bir deneyim, geleceğimizi aydınlatmak için küçük bir ışık parçası oluyor. Eğer sizi cesaretlendirecekse Thomas Edison‘u düşünün. Alkali bataryayı bulmak için 50.000’den fazla, ampulü bulmak için ise 9.000’den fazla deney yapmıştır. Sonunda yaklaşık 1.100 patent almıştır. Hayatımız boyunca bir konu hakkında ne kadar çok okusak veya düşünsek bile, o konuyu deneyimlemek elde edeceğimiz en iyi değerdir.
Çılgınca çalışmanın odaklandığı bir dünyada en iyi performans gösterenler, kasıtlı olarak öğrenmeye ve dinlenmeye odaklanmalıdır. Robotlaşmanın arttığı bu dünyada yaratıcılığımızı açığa çıkarmalıyız. Yaratıcılık daha fazla çalışarak değil, daha fazla öğrenilerek ortaya çıkarılabilir. Daha az çalışıp daha çok öğreneni uzun vadeli düşünürler olmalıyız.
Bu “boş zaman aktiviteleri”ni rutin haline getirdiğimiz başarılarla dolu günlere!