Dillerden Düşmeyen Yeni Bir Sosyal Medya Platformu: Clubhouse
Dillerden Düşmeyen Yeni Bir Sosyal Medya Platformu Clubhouse. Manşetlerde sık sık karşımıza çıkan Clubhouse uygulaması sunduğu yenilikçi formatla her geçen gün popülerliğini arttırıyor. Uygulamayı bir ev partisi ile yıldızlarla dolu bir konferans arasında bir geçiş gibi görebiliriz. Kitaplardan söz eden veya başkalarıyla İspanyolca pratik yapan bir “odada” yer alıp, burada dünyaca ünlü isimlerle karşılaşabilirsiniz.
Kullanıcılar arasında risk sermayedarları, girişimciler ve hatta politikacıları kapsayan yerli ve yabancı pek çok ünlü var. Mark Cuban, Terry Crews, Jeffrey Katzenberg, Ashton Kutcher ve Chris Rock dünyaca tanınan isimlerden bazıları.
Dillerden Düşmeyen Yeni Bir Sosyal Medya Platformu Clubhouse
Clubhouse Nedir ve Nasıl Kullanılır?
Şimdilik sadece iOS kullanıcılarına yönelik olan uygulama, sohbet odaları aracılığıyla etkileşim imkanı sunuyor. Kullanıcılar bir sohbete katılmak için konu başlığına göre kurulan farklı odalara giriyor. Sohbet yöneticisinden izin aldıkları taktirde sohbete dahil oluyor, ya da sadece dinleyici olarak da yer alıyorlar. Ayrıca bulundukları odalarda kimlerin olduğunu ve bu kisilerin profillerini de görüntüleyebilirler. Konuşmalar yalnızca ses niteliğindedir ve tamamlandığında sonsuza dek kaybolur.
Uygulamayı cihazınıza indiriyorsunuz. Sonra bir kullanıcı adı seçip, SMS yoluyla hesap doğrulaması yapıyor ve bekleme listesine alınıyorsunuz. Uygulamaya zaten üye olan bir kullanıcı size davetiye gönderirse, bekleme listesine girmeksizin üyelik işleminiz tamamlanıyor.
Diğer Sosyal Medya Platformlarından Farkları
Clubhouse’ın pandemi sırasında katılmanın mümkün olmadığı partileri ve büyük sosyal etkinlikleri taklit ettiğine inanılıyor. Tıpkı gerçek bir bir araya gelme tecrübesinde olduğu gibi, kullanıcılar etkileşimlerine kalabalık bir grupla ana odada başlıyorsunuz. Ardından eğer isterseniz yan görüşmeler için küçük gruplara ayrılabiliyorsunuz. Böylece uygulamada geçirilen zaman yüz yüze bir görüşmedeki gibi hissettirmiş oluyor. Ayrıca her şeyin gecici olması etkinliklere katılım konusunda bir aciliyet yaratıyor. Bu da uygulamada vakit geçirmeye teşvik ediyor.
Diğer sosyal ağlardan farklı olarak Clubhouse’da yazılı mesajlaşma, görüntülü konuşma, gönderi veya fotoğraf paylaşımı yapılmıyor. Bu da görsel dünyanın kurduğu baskıdan biraz uzaklaşmak demek. Bir odaya katıldıktan sonra ekrana bakma zorunluluğu olmaması platformun getirdiği önemli bir özellik. Teorik olarak, uygulamadaki bir tartışma odasında etkileşiminize devam ederken başka şeylerle de ilgilenebilirsiniz.
Birçok yenilikçi teknoloji şirketinde olduğu gibi, Clubhouse için geleceğin neler getireceğini tahmin etmek zor. Uygulama sadece Mayıs 2020’de piyasaya sürülmüş olsa da dijital söylemle ilgili tartışmalarda yerini aldığı ortada.
