Sosyal Medya Pazarlama: Markalar Z Kuşağı İçin Neler Yapmalı?
Cep telefonları ile büyüyen Z kuşağı için sosyal medya platformları kaçınılmaz bir oyuncak. Hatta onların en büyük bağımlılıklarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Bir markanın, onlara hitap etmesi için önce onlar gibi düşünmesi ve onların dikkatinin çok daha fazla dağıldığını bilmesi gerekiyor. Çok fazla bilginin içine doğan bu neslin en büyüğü 22 yaşını doldururken, gelişmekte olan bu tüketici grubuna doğru hitap etmek ise markalara kalıyor.
Çoklu Ekranlara Alıştılar
Netflix’te başlayacakları bir dizi seçerken, Instagram’da gezip bir yandan hikayelere göz atarken, ve daha nice platformu öğrenirken, çoklu görev ortamına alışan Z kuşağının esnek dikkatini; tutsak bir izleyici kitlesine dönüştürmek neredeyse imkansız. Onlar için yenilikçi işler yapmayı deneyerek odaklandıkları içeriklerle dikkatlerini çekebilir ve onları kendinize bağlayabilirsiniz.
Hızlı Güvenmiyorlar
Terör, siber saldırılar, kişisel verilere dair güvenlik ihlalleri gibi gündeme düşen birçok olumsuzluğun içine doğdular. Günde en az 3 saatlerini ayırdıkları sosyal medyada, bu haberleri görmemeleri ve bununla büyümemeleri mümkün olmadı. Davranış ve tutumları da bu doğrultuda şekillendi. Yalan haberlerden, manipülasyondan ve çeşitli nefret söylemlerinden sürekli haberdar olan bu nesil, sıradan gördüğünüz bir pazarlama stratejisine karşı bile temkinli yaklaşıyor. Üstelik markalar da dahil olmak üzere birçok büyük kuruluşa karşı güven duymuyorlar.
Pazarlamacılar bu algıyı nasıl kırabilir?
Şeffaf ve duyarlı olmalısınız. Z kuşağı hedef kitlenizin ”olmazsa olmaz”ı ise onları yanınıza çekmek için eğlenceli ögeler kullanmalısınız. Bir de yardım ve tavsiyelerinizi doğru içeriklerle onlara iletirseniz gönüllerini bir nebze olsun kazanabilirsiniz. Tüm bu güven sorunlarına rağmen, aslında size güvenmek isteyen bir neslin sizinle olduğunu bilmelisiniz. Stratejilerinizi bu doğrultuda ilerletmezseniz; sizi kara listeye alabilecek kadar da cesurlar. Olumsuz eleştiri yapmayı bizlerden çok daha fazla sevdiğine inandığımız bu kuşak gençlerinin güvenini kazandığınız takdirde, onların sizi kolay kolay bırakmayacağından emin olabilirsiniz.
Criteo’da yapılan bir araştırmaya göre;
Z kuşağının %62’si, hayatlarına değer katan reklamları daha çok tercih ettiğini belirtiyor. Son 30 gün içinde ürün alan bu kuşağın, satın alma kararını yine incelemeleri belirliyor; çünkü araştırmadan herhangi bir ürün almak istemiyorlar. Yine bir başka araştırmaya göre; Z kuşağının %78’i ürünleri satın almadan önce mutlaka incelediğini ifade ediyor.
- Z kuşağının % 67’si, online alışveriş uygulamalarını kullanmanın aksine bir mağazada alışveriş yapmayı tercih ediyor.
- % 60’ı ise online alışveriş yaparken; yavaş bir web sitesini
kullanmak istemediğini belirtiyor.
Sosyal medyada ürün satışı ve tanıtımı yapmak istiyorsanız ve hedef kitleniz Z kuşağı ise tüm bu noktalara dikkat ederek bir strateji belirlemelisiniz. Onların kanının hala kaynadığını ve onların başka bir dünyada olduğunu unutmayın. Tabii ki bir de onların dünyasını güzelleştirmeyi…
Geleceğimizi emanet ettiğimiz bu kuşağı pazarlamanın oyunlarına, nefret söylemlerine ve dahasına daha fazla bulaştırmamak dileğiyle…