Detoks Efsanesi ve Acı Gerçekler
Hepimiz genç kalmak istiyoruz. Genç, fit ve sağlıklı. Fakat hızlı ve stresli şehir hayatı, yoğun çalışma temposu, kirlilik, tükettiğimiz gıdalar, bol alkollü, nikotinli sosyal yaşamlarımız bizi “kirletiyor”. “Arınmak” tek çözüm gibi görünüyor. Özellikle şehir insanına ait bu dertlere de satış ve pazarlamanın dehaları hızlı ve mucizevi biçimde çare oluyor.
Hızlı ve mucizevi çünkü çoğu zaman yaşam tarzınızda sürekli olarak değişikliğe gitmenize dahi gerek olmadan sağlık vadediyorlar. İş ki 15 dakikanızı ya da 15 gününüzü onlara ayırın. Sebze meyve karışımı sularını için, kamplarına katılın, bağırsaklarınıza su fışkırtmalarına, ayaklarınızdan kirli sular çıkarmalarına müsaade edin. Kendilerince üretilen sabunlar, şampuanlarla yıkanın, yağlarla masaj yaptırın. Tertemiz bağırsaklar, pırıl pırıl karaciğer, gıcır gıcır böbreklere kavuşun ve işte size sağlık, işte size gençlik! Kaç yaşında olduğunuzu kimse anlamazken içten gelen sağlık yüzünüze, bedeninize yansımış olacağından siz de çoktan unutmuş olacaksınız.
Keşke bütün bunlar mümkün olsaydı ama değil değerli okuyucular.
Detoks Aslında Nedir?
Bir zehrin veya ilacın meydana getirdiği toksik etkileri azaltma veya ortadan kaldırma, toksik nitelikte bir maddenin vücutta daha az toksik bir maddeye çevrilmesi, metabolik detoksikasyon anlamlarına gelen bir tıbbi terim mevcuttur evet ama bugün pazarlandığı biçimiyle ne yazık ki zannettiğiniz gibi kilo verdirmez, hastalıklarınızı tedavi etmez ve hangisi ya da hangileri olduğu bir türlü açıklanmayan o toksinlerden sizi arındırmaz.
@kamila211
Tıp biliminde, detoksikasyon sırasında ciddi prosedürler uygulanır. Gerçek detoks, medikal detoksikayondur ve örneğin uyuşturucu bağımlılarının tedavisinde kullanılır.
Vaatler Neden Gerçek Dışı?
“Sağlıklı yaşam” endüstrisi, karaciğerinizde, kalın bağırsağınızda, böbreklerinizde biriken toksinlerin sizi hasta ettiğini, hasta değilseniz de bu organların temizliğini yapmamanız halinde hasta olacağınızı iddia eder. Gerçek şu ki bunlar ve diğer organlarınız, vücudunuzun ihtiyacı olan detoksikasyonu zaten yapıyor. Zira karaciğerin pek çok görevi yanında bir görevi de besinle ve kanla gelen toksik maddeleri parçalamasıdır. Yine böbreğin en önemli görevlerinden biri, vücudumuzdaki zararlı ve atık maddeleri ( üre, ürik asit, kreatinin gibi) süzerek, idrar yolu ile atmaktır. Kalın bağırsak ise atık maddeleri sindirim sisteminin son bölümü olan anüse göndermekten de sorumludur. Söze konu organların bu görevlerini dışarıdan müdahale olmadan yerine getirmemesi demek ise sizin ölümünüze yol açması ya da acilen ve ciddi bir tedaviye ihtiyacınız olması demektir.
2009 yılında İngiltere’de kurulan bir bilim adamları ağı, eczanelerde ve süpermarketlerde satılan, diyet takviyelerinden içeceklere ve şampuanlara, detoksifiye olduğu iddiasındaki 15 ürünün üreticisiyle temas kuruyor ve ürünlerin iddiasının arkasındaki kanıtları soruyor ve tatmin edici cevaplar alınmadığı gibi, üreticilerinden biri detoksifikasyon ile ne demek istediklerini dahi tanımlayamıyor.
@congerdesign
Vücudumuz sentetik kimyasalların yanı sıra yediğimiz sebze ve meyveden dolayı da kimyasala maruz kalabiliyor ancak bu kimyasalların vücudumuzda bulunması bize zarar vereceği anlamına gelmiyor. Özellikle son dönemlerde mutlaka yenilmesi önerilen brokolinin içerisinde siyanür bulunduğunu ve o kadar miktarın yararının dahi olduğunu söylersek en doğru örneği vermiş oluruz. Yanı sıra nasıl beslenirsek beslenelim, vücudumuz çeşitli toksinleri doğal olarak üretir ve doğal olarak yok eder.
Acı Gerçekler
Peki, biyoloji bilgimiz bize aksini söylerken neden hala detoks yöntemleriyle arınma peşinde koşuyoruz? Psikologlar, detoksa duyulan yoğun ilgiyi ve detoksa bakışı, eski dinlerde var olan arınma ritüellerinin bugüne uyarlanmış hali olarak açıklıyorlar.
“Ne olduğu bir türlü açıklanmayan toksinlerden arındırmıyor, hastalık önlemiyor ya da tedavi etmiyor ama kilo verdirdi bana, buna ne diyeceksiniz?” diye soran okuyucularımıza da cevap verelim. Protein, amino asitler, doymamış yağlar, lifler, nişastalar, vitaminler ve mineralleri gerektiği gibi almadığınız yani sağlıklı ve dengeli beslenmediğiniz için vücut fonksiyonlarınız sekteye uğradı ve ani kilo kaybı gerçekleşti ancak iki kötü haberimiz var; kaybettiğiniz şey su ile kas dokusu ve detoks kürünüz bittiğinde de eski kilonuza kavuşacaksınız. Bahsedildiği şekilde yararları olmayan detoksun zararlarından biri tam da bu yanlış beslenme biçimine bağlı olarak ortaya çıkıyor. Bağışıklık sisteminizin koruyucularından uzak tuttuğunuz vücudunuz hastalıklara açık hale gelebiliyor. Bağırsaklarda gerçekleştirilen kimi uygulamaların ölümcül dahi olabilen zararlarına değinmiyoruz dahi.
@stevepb
Uyanık Olmalıyız
Sözün özü; tamamlayıcı tıp profesörlerinin, diyetisyenlerin, psikologların, gastroenterelogların yani gerçek bilim dünyasının bugün pazarlanan detoksa bakışı hiç de olumlu değil ve saygın bulmuyorlar.
Biliyoruz ki Adgager Blog okuyucuları akıllı tüketicilerdir. Gerçek bilimin yanında durur, verilen her bilgiyi doğru kabul etmeyip kanıtlar arar ve sorgularlar. Kendilerini sağaltacak olanın Akdeniz tarzı beslenme ve biraz hareket olduğunu da gayet iyi bilirler. Bilmeyenlere de bu yazıdan sonra haber ederler.
Sağlık dolu, mutlu günler…
