Influencerlar Ne Kadar Kazanıyor?
Geçtiğimiz günlerde 6 yaşında bir Youtuber’ın 8 milyon dolarlık bir ev satın aldığı haberlerini görmüş olmanız muhtemel. Bu haberler arttıkça bizler de influencerların ne kadar kazandığını merak ediyoruz. Kendileri bu gelirleri açıklamaktan kaçındığı için pek çok kişinin bu konuda bir fikri olsa da en büyük Influencerların içeriklerinden az meblağlar kazanmadıkları konusunda çok az şüphe var.
Bir marka mallarını tanıtmak için onlara para ödediğinde ortalama bir Influencer ne kadar kazanıyor sorusuna Klear cevap veriyor. Influencer pazarlama yazılımı platformu Klear’ın 2.500’den fazla Influencerı inceleyerek yaptığı araştırmaya göre:
- Sponsorlu Instagram yayınları için ortalama 41 ile 3138 dolar
- Sponsorlu Facebook yayınları için 31 ile 2400 dolar
- Sponsorlu YouTube videoları için 315 ile 3857 dolar arasında bir meblağ kazanmaktalar.
Düşük rakamlar, Klear’ın 500 ila 5000 takipçisi olan Influencerlar olarak tanımladığı Nano-Influencer ortalamalarını temsil ederken, yüksek rakamlar, 500.000’den fazla takipçisi olan ünlü Influencerların ortalamalarını temsil ediyor.
Platformlar arasındaki maliyet farkının bir kısmı ise aslında içerik oluşturmak için gereken çabayla ilişkili. Örneğin, bir fotoğraf Instagram yayını büyük olasılıkla bir YouTube videosu oluşturmak gibi zaman alıcı bir iş olmuyor.
Benzer bir dinamik, endüstriler arasındaki maliyetleri de etkiliyor. Klear, gıda, moda ve teknoloji de dahil olmak üzere baktığı pazarların çoğunun gönderi başına 550 doların altında benzer maliyetlere sahip olduğunu tespit ederken, seyahat endüstrisinde ücretli bir gönderinin ortalama maliyetinin 5335 dolar olduğunu iddia ediyor. Firmanın belirttiği gibi, bunun nedeni sponsorlu postlar üretmek için gereken zaman ve çabadan kaynaklanıyor olabilir. Sonuçta, bir Influencerın fotoğraf çekmek veya video çekmek için dünyanın diğer ucuna seyahat etmesi gerekiyorsa, maliyetler önemli ölçüde artacaktır.
Seyahat endüstrisindeki içeriğin maliyetinin diğerlerinden çok daha fazla olduğunu görüyoruz.
Paranın Peşine Düşmek
Bu rakamlar, medya tarafından sık sık kamuya açıklanan yüksek beş ve altı rakamlı ödemelerden çok daha düşüktür. Gönderi başına çoğu insanın yılda kazandığından daha fazla kazananlar, Influencer nüfusunun %0,1 i gibi son derece küçük bir kesimidir. Örneğin 2018’in en çok kazananı Youtuber 7 yaşındaki Ryan’ın geliri 22 milyon dolardır ve Influencer gelirleri sıralamasında %0,1’lik kısıma denk gelir.
Buna rağmen, özellikle genel bir bakış açısıyla bakıldığında Klear’ın ortalamaları, yabana atılacak bir şey değildir.
Örneğin, Nano-influencer’ların Instagram gönderileri için ödenen ortalama 100 doları göz önüne alın. Bu sayı küçük görünüyor ancak bu en çok 500 ile 5000 arasında potansiyel doğrudan gösterim sağlar. Ölçeklendirmeye ulaşmak için, pazarlamacıların daha fazla sayıda Nano-influencer ile çalışması gerekir ve bunun nispeten daha pahalı hale gelebileceğini görmek zor değildir.
Influencer Pazarlama İçin Standartlar
Pazarlamacılar Influencer pazarlamanın pahalı olabileceğini açıkça bildiklerinden Influencer pazarlamaya daha fazla bütçe ayırıyor ve riskleri ve zorlukları ele almaya her zamankinden daha fazla odaklanıyorlar. Bir Influencer Pazarlama Konseyi (IMC) bile var. 2017’de kurulan marka, ajans ve Influencer koalisyonu ilk en iyi uygulamalar listesini yayınladı. IMC, bunun ilk adım olduğunu ve nihayetinde, ne kadar Influencer’a ödeme yapıldığı da dahil olmak üzere, Influencer pazarlaması için daha fazla standardizasyonu teşvik etmeyi umduğunu söyledi. IMC’nin bir parçası olan Horizon Media ajansındaki dijital deneyimler direktörü Sae Cho, etkileyici pazarlama bütçeleri arttıkça etkileyicilerin fiyatlarının arttığına dikkat çekti ve “Fiyat şeffaflığıyla ilgileniyoruz, pazarlamacılar değeri nasıl belirlediğimiz konusunda söz sahibi. Bir konseyle birlikte satın alma gücümüz var ve bunun Influencerların geleceğini güçlendirdiğini söyleyebiliriz.” dedi.
Ama bu gerçekçi midir ve hatta iyi bir fikir midir? Belki de değildir.
İlk olarak, pazarlamacılar zaten iyi bir fiyat şeffaflığına ve kontrole sahipler. Nano ve mikro Influencerlar ve pazarlamacıların işbirliği yapmasına yardımcı olan platformların çoğu zaten pazar yeri gibi çalışmaktadır. Bu platformlarda kampanyalar oluştururken, pazarlamacılar sponsorlu yayınlar için ne kadar para ödeyeceklerini belirleyebilir veya ücretlerini belirleyen Influencerları seçebilirler. Sonuç olarak, pazarın bu bölümünde geniş fiyat seçeneklerinin zaten mevcut olduğu söylenebilir.
Influencerların % 1’i menajerler ve ajanslarla çalışmaktadır. Bir Hollywood ünlüsüyle anlaşma yaparken olduğu gibi bir çeşit ücret listelerine sahip olsalar da her şey sözleşmeye tabidir. Bunun nedenlerinden biri bazı durumlarda çatışmaların yaşanabileceği gerçeği elbette. Örneğin, Mega-Influencerlar giderek artan bir şekilde kendi markalarını piyasaya sürüyorlar ve bu nedenle bir rakipten sponsorlu içerik yayınlatma olasılıkları ortadan kalkıyor.
İkincisi, bir kereye mahsus sponsorluk yapılan yayınların ibreyi sık sık hareket ettiremediğini anlamak, gittikçe daha fazla markayı Influencerlar ile uzun vadeli ilişkiler kurmaya itiyor.
Influencerların bir marka için değerini etkileyen kalabalık bir faktörler bütünü vardır. Bunlar, Influencer’ın izleyicisinin oluşturulmasından kampanyalarının gerçek performansına kadar uzanır.
Günün sonunda, Influencer pazarlaması standartlardan ve bilgi paylaşımından faydalanacak olsa da, pazarlamacılar, başkalarının ne kadar büyük bir kitleyi etkilediği konusunda endişelenmek yerine markaları için neyin işe yaradığına ve hangi Influencerlar ile çalışmak istediklerine odaklanmak konusunda akıllıca davranıyorlar.
Sonuçta, Influencer pazarlamaya tahsis edilen milyarlarca dolar olmasına rağmen, şok edici derecede düşük bütçeli pazarlamacılar izlenebilir bağlantılar kullanıyorlar. Kampanyalarından elde edilen geliri ölçüyorlar. Diğer dijital kanallarda olduğu gibi, sadece yatırım getirisi bulmacasını çözen pazarlamacılar çabalarının değerli olmasını sağlayabilir. Böylece kendilerini daha az usta rakiplerinden yararlanacak şekilde konumlandırabilirler.
