Etkili Pazarlamada “İşte Benim Stilim!” Diyebilmek
İşte Benim Stilim!
Başlık sizi yanıltmasın moda yazmayacağız. Ancak girişi moda ile yapabiliriz. Çünkü “stil” sözcüğünün tanımlarını moda sitelerinde aradık ve “iletişim kurmanın bir yolu” şeklinde yaygın bir tanım ile karşılaştık. Nitekim moda açısından baktığımızda giydiğimiz kıyafetler ve bir şeyi giyme tarzımız bilinçli olsun ya da olmasın başkalarına bir mesaj gönderir. Gönderir değil mi? Hatta ilk izlenim dedikleri şey dış görünümle sağlanır. Dolayısıyla stil sahibi bir kimse, giydiklerini bilinçli olarak seçiyorsa “mesaj üreten biri” olarak kabul edilebilir. Peki, bunu içerik üretme bağlamında düşünürsek?
Evet, yazılı, sesli veya görüntülü iletişimde, mesajınız için kullandığınız stil iletişimin bir parçasıdır. En az içerik ya da fikirlerin kendisi kadar da önemlidir. Hatta belki daha önemlidir. Öyleyse stilin pazarlama iletişimi için öneminden de söz edebiliriz değil mi? Bizce edebiliriz.
Stil ve Duygusal Etki
Deneyimli pazarlamacılar, etkili pazarlamanın rasyonel zihinden çok sezgisel bir cazibeye sahip olduğunu çoktan anlamışlardır. Modern psikoloji ve beyin araştırmaları, aldığımız kararlarda duyguların mantıksal belirlemelerden daha sorumlu olduğunu doğrulamıştır. “Yani?” dediniz.
Yani… Yazı stili, doğrudan beynin duysal tarafını uyarmakla kalmaz mesajın iletilmesi açısından bilinçaltı ile bağlantı kurulmasına yardımcı olur. Bu ilk izlenim etkisi burada ortaya çıkar. Takım elbiseli bir konuşmacı, şirket meclisine karşı palyaço ile karşılaştırıldığında daha şanslı olacaktır. Elbette palyaço, bir grup çocukla iletişim kurmak için işe yarayabilir. Tabii çocuklar ilk anda ondan korkmazsa!
Yalnızca kurallar ve kullanım kısıtlamalarını dikkate almak dilin akıcılığını göz ardı etmemize neden olur. Bunu da hiç istemeyiz, dünya klasiklerini bir düşünün!
O zaman soruyoruz: “Yazı stili niçin önemlidir?”
Önemlidir çünkü…
1 – Doğru stil güven kazanır. Okuyucular açıkça ifade etmese de özensiz ve uygunsuz bir dil, bir iletiyi reddetmek için birincil sebepler arasında yer alır. Hedef kitlenizi tanımak ve onlar için uygun stilde yazmak, onlara saygı duyduğunuzu ve onlara sahip olduğunuzu gösterir. Pazarlamada var olan doğal direniş engelleri de azalmış olur.
2 – Doğru stil yazar – alıcı arasındaki engellerini kaldırır. İletişimin temel unsurlarından ikisi alıcı ve vericidir. Ve de alıcı, vericinin göndermek istediği mesajla aynı düşünceye sahip değilse hiçbir şekilde iletişim gerçekleşmez. Dolayısıyla yanlış stil, iletilen mesajın hatalı şekilde çözülmesine veya tamamen reddedilmesine neden olabilir.
3 – Doğru stil dünyaya güzellik katar. Bir pazarlama mesajı için biraz garip bir hedef oldu değil mi? “Sanat değil miydi o?” diyenleri de duyuyoruz. Evet, sanat bir çekiciliğe sahiptir. Sanat, hayatın sıradanlığını kesip atan büyük bir parçadır. Daha da önemlisi sanat, dünya hakkında daha iyi düşünmemizi sağlar. Fakat sizlere “pazarlamanın da amacı, potansiyel müşterilere “dünyayı değiştirmek” umudu vermek, onların hayatlarını farklılaştıracak bir yaklaşımda bulunmak, onların daha iyi bir dünya öngörmelerini sağlamaktır.” desek? Anlaşacağımızı biliyorduk.
Stil, pazarlama biliminin bir sanat olarak pazarlama ile buluştuğu yerdir ve satışı sağlayacak büyüyü yaratır!
Pazarlama için Stil Hissi Uyandırmak!
“Niçin stil?” sorusuna verdiğimiz yanıtlardan sonra şimdi de pazarlama yazılarımızda stil geliştirmemize yardımcı olacak noktaları sıralayalım:
1 – Öncelikle iyi bir okuyucu olun. Yazar olarak hayran olduğunuz kişilerin yazılarında işe yarayan noktalara dikkat etmeyi öğrenmelisiniz. Sevdiğiniz yazıları okurken ve okuduğunuzu beğenirken bir gözünüz perde arkasına bakmalı ve yazarın bunu nasıl yaptığını gözlemlemelidir.
Pazarlamacılar dil, ton, mizah vb. kullanımı mesajın beğenilmesini nasıl sağlıyor dikkat ederek, hedef kitleye en fazla hitap eden pazarlama mesajlarını sürekli analiz etmelidir.
2 – Yaratmak istediğiniz dünyayı hayal edin. Daha önce de söylediğimiz gibi etkili iletişim, mesajın alıcının dünyasına etki etmesi, onu yakalaması ile gerçekleşir.
“Yüzüklerin Efendisi” ya da “Game of Thrones”un büyüleyiciliğini düşünün… Tolkien ve George R. R. Martin birbirlerinin dünyalarına etki etmiş gibi görünüyorlar. Ne dersiniz? Bu yetmezmiş gibi bizleri de büyülüyorlar. Kısacası bir pazarlamacı olarak umutlarınızın içinde yaşamak isteyeceği bir dünya yaratmak için ne yazdığınızın farkında olun.
3 – Bilginin lanetinden kaçının. “Bilginin laneti”, birilerinin sizin ne bildiğinizi anlamada başarısız olmasıdır. Yani siz bir şeyi derinden ve tutkuyla bildiğinizde, herkesin böyle hissettiğini düşünmek ve satışlarınız için ihtiyacınız olan şeyi bildiklerini düşünmek kolaydır. Hayır, bilmezler ve bilmeyecekler.
Sunduğunuz şey hakkında bilgisiz birinin gözünden bakma yeteneğinizi geliştirmeli ve mesajlarınızı bu boşluğa köprü kuracak şekilde oluşturmalısınız. Bu, potansiyel müşterilerinizin sizi bulunduğunuz yere getiren yol boyunca yürümelerine yardımcı olacaktır.
4 – Tutarlılık eğrileri oluşturun. Mesajlarınızda bireysel ayrıntılara takılı kalarak okuyucularınızın noktaları birleştirmesine engel olarak onları bataklığa sürüklemeyin. Hiç kimse sizin pazarlama mesajlarınızı okumak zorunda değil! Yazınızın ayrıntılarını özetleyin ve okuyucunun dikkatini çekmek için ayrıntılar arasında nasıl bağlantı kuracaklarını planlayın. Bir piyes yazın ve oyuncularınızın nasıl hareket edeceklerini önceden belirleyin.
Alanına hakim bir pazarlamacı olarak bir stil yaratmak hiç de zor görünmüyor!