Kadın Haklarına Yönelik Animasyonlu Kampanya

Paylaşmayı unutmayın.

Dünya üzerinde kadın haklarını savunan birçok kurum ve kuruluş bulunmaktadır. Fakat kadın hakları, dünyayı paylaştığımız birçok insan için hassas nokta olsa da yeteri kadar gündemde kalamamakta ve ilgi odağı olarak tutulamamaktadır.

Kadın hakları, kadınların erkeklerle “eşit olarak” sahip olduğu sosyoekonomik, siyasi ve yasal hakların tümüne verilen isimdir. Özellikle 19. yüzyılda gelişme kaydedip, çok yönlü olarak önem taşımaya başlamıştır.

Olympe de Gouges, 1789’da Fransız Ulusal Meclisi’nde okunan ve günümüzdeki İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin esin kaynaklarından biridir ve İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’ne karşı, bu metinde geçen “insan” (homme) sözcüğünün yalnızca erkeği kastetmesi nedeniyle 1791 yılında Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’ni yayımlamıştır. Bu insanlık tarihindeki ilk kadın hakları bildirgesidir. ”Kadın Hakları” konusunda bilinçlenme ve bilinçlendirme bu tarihten itibaren hız kazanmıştır.

Kadınla Başlar!

Burness tarafından yapılan kadın haklarına yönelik animasyonlu kampanya tam da gerçeklerin ışığında ve son derece ilgi çekici olarak karşımıza çıkıyor. Çizimleri Felipe Vargas‘a ait olmakla beraber animasyonu Dirk Jan Haarsma üstleniyor. Emeği geçenler, özellikle toprak ve kaynaklarda kadınlar için teşvik umuyorlar. “Kadınla başlar” isimli animasyon, kocasının ölümünden sonra haksızca topraklarını kaybetmiş bir Ugandalı çiftçi olan Joy’u anlatıyor.
Animasyonun isminden de anlaşılacağı gibi bu ölümden sonra zor kır hayatına devam etme mücadelesini ve aynı zamanda çocuklarına bakma yükümlülüğünü üstlenen Joy için yeni bir hayat başlıyor. Hikaye aynı zamanda, kadınların aileleri ve toplulukları arasında hak ve statüye sahip olduklarında yoksulluğun azaltılmasının ve gıda temininde iyileşmenin daha olası olduğunun önemini akıllara kazıyor.

@behance

Kadınlarla başlamak ve kadınları güçlendirmek çıktı olarak; kalıcı ekonomik büyümeyi, daha esnek toplulukları ve daha sağlıklı toplumları oluşturmaya zemin hazırlıyor. Eşinin ölümünden sonra tek başına güçlenen kadın profili olan Joy, yaşadığı kırsal kesimde erkeklere örnek oluşturacak yenilikler yaparak yaratıcı ve son derece güçlü bir imaj oluşturmuştur. Kadınla başlayan hayat, kadının gücü üzerine kurularak devam etmiş. Sonrasında ise tek başına sosyal, ekonomik sorunlara çözüm üretmeyi başarmıştır.
Üstelik bu başarılara ‘kadın’ dan başka hiçbir sıfat eklenmesine ihtiyaç dahi duyulmamıştır. Çünkü başarmak için kendine yetebilen yegane canlı varlık kadından başkası değildir aslında. Uganda gibi zor şartların yaşandığı bir bölgede geçen animasyonda çocuklarını da okutarak bu güçlü imajını bir adım öteye taşımıştır.

Kadınların dünü, bugünü ve yarını

Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olması yolunda verilen savaşın temsili başlangıcı 8 mart 1857 yılındadır. Amerika’nın New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması olarak kabul edilmektedir.

Dünden bugüne kadınlara verilen haklar gerek sosyal gerekse siyasi olarak  giderek artmış, bu konu ışığında bilinçlendirmek adına çeşitli adımlar atılmıştır. Maalesef bütün ülkeler adına bu hakların genişlediğini söylemek mümkün olmasa da kadınların hak ve özgürlükleri genel anlamda büyük ilerleme göstermiştir.

@behance

Bu bilincin artması adına çeşitli kampanyalar, reklamlar hazırlanmış, kadınlarımızın gücü kendinde bulundurdukları unutturulmamıştır. Fakat burada esas nokta; sadece kadın cinayetlerinin yaşandığı, kadının sosyal hayatta ezilmelere maruz kaldığı dönemlerin haricinde kadın haklarını, her daim “ilgi odağı” olarak tutmaktır. Bu hazırlanan kampanyaların ilgi odağı haline gelmesi için yapılması gereken en önemli detay şüphesiz ilgi çekici olması ve gerçek bir hayatı objektif  biçimde gözler önüne sermesidir.

Benzer hayatları yaşayan kadınlar ve yaşamaya aday olabilecek “tüm kadınlar” için örnek teşkil edecek bir animasyon olmasının yanı sıra bizlere, kadınlarımızın her şeyi yapabilecek güçte olduğunu hatırlatıyor.

Unutmayın; kadın varsa hayat vardır, kadının bulunduğu her yer yaşamdan izler taşır.  Ve her şey “Kadınla Başlar”.

Paylaşmayı unutmayın.

İlgili Sayfalar